Translation of "Yanındaki" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Yanındaki" in a sentence and their polish translations:

Günlüğümü yatağımın yanındaki masada tutuyorum.

Trzymam mój pamiętnik na stoliku przy łóżku.

Tom çantasını yanındaki koltuğa koydu.

Tom położył swoją teczkę na siedzeniu obok.

Tom kapının yanındaki sınıfın arkasında oturmayı seviyor.

Tom lubi siadać z tyłu klasy, przy drzwiach.

Evimin yanındaki bir mağazada ihtiyacım olan şeyi alabilirim.

Mogę kupić co tylko chcę w sklepie koło mojego domu.

Tom yanındaki yolcu koltuğuna büyük bir piknik sepeti koydu.

Tom położył duży kosz piknikowy na miejscu pasażera obok siebie.

Dün gece biri evimin yanındaki küçük dükkana zorla girdi.

Wczoraj w nocy ktoś się włamał do sklepiku koło mnie.