Translation of "Yapmanız" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Yapmanız" in a sentence and their japanese translations:

Yapmanız gereken budur.

これが君のなすべきものだ。

Sevmeseniz bile, işi yapmanız gerekir.

たとえいやでもその仕事はしなければいけないよ。

Tüm yapmanız gereken doğruyu söylemektir.

君は本当の事をいいさえすればいいのだ。

Tüm yapmanız gereken düğmeye basmaktır.

あなたはボタンを押しさえすればいい。

Tüm yapmanız gereken düğmeye dokunmak.

あなたはそのボタンを軽く押しさえすればよい。

- Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.
- Tüm yapmanız gereken bu kağıdı imzalamaktır.

君はこの書類に署名をしさえすればよい。

O yüzden bunu öncelik yapmanız lazım.

とにかく睡眠を 優先するほかないですね

Elbette, cumaları ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz.

もちろん 未来のための金曜日は 知っていますよね

Yapmanız gereken tek şey kendinize bakmaktır.

君は体に気を付けさえすればいいよ。

Tek yapmanız gereken elinizden geleni yapmaktır.

君は全力を尽くしさえすればよい。

Tüm yapmanız gereken elinizden geleni yapmaktır.

君は最善を尽くしさえすればよい。

Yapmanız gereken tek şey onu yazmak.

それを書き取るだけでよい。

Yapmanız gereken tek şey, oraya gitmek.

あなたはそこへ行きさえすればよいのだ。

Tek yapmanız gereken daha çok çalışmaktır.

君はもっと熱心に勉強しさえすればよい。

Tüm yapmanız gereken, onun cevabını beklemek.

君は彼の返事を待ちさえすればよい。

Yapmanız gereken bütün şey bana inanmaktır.

君は僕を信じさえすれば良い。

Yapmanız gereken bütün şey odanızı temizlemektir.

あなたは自分の部屋を掃除するだけでいいんだ。

Yapmanız gereken bütün şey beni izlemektir.

あなたは私についてきさえすればよい。

Tüm yapmanız gereken bu formu doldurmak.

あなたはただこの用紙に必要事項を記入すればよい。

Tek yapmanız gereken bir yorum yapmaktır.

あなたは意見を述べさえすればよい。

Size verebileceğim tek tavsiye benim yaptığımı yapmanız:

私にできるただ一つの助言は 私がやったようにすること—

Yapmanız gereken tek şey onun gelişini beklemek.

君はただ彼が来るのを待ちさえすればよい。

Tüm yapmanız gereken bu cümleyi ezbere öğrenmek.

君たちはこの文を暗記しさえすればよい。

Yapmanız gereken bütün şey daha çok çalışmaktır.

あなたはもっと一生懸命勉強しさえすればいいのです。

Yapmanız gereken tek şey bu butona basmaktır.

このボタンを押すだけでよい。

Yapmanız gereken bütün şey beklemek ve görmektir.

あなたは成り行きを見てさえいればよい。

İşleri bizim yolumuzla yapmanız için ısrar etmiyoruz.

あなたに私たちのやり方でやれとは強要していません。

Yapmanız gereken bütün şey sadece burada oturmak.

君はここに座っていさえすればいい。

Tek yapmanız gereken geç kaldığınız için özür dilemek.

君は遅れたことを謝りさえすればいい。

Yapmanız gereken tek şey ona biraz yardım etmek.

君は彼にちょっと手をかしてやりさえすればいい。

Yapmanız gereken tek şey onun borcu ödemesini istemektir.

君は彼に借金を払ってくれるように頼みさえすればよい。

Şikayet etmeyi bırakın ve yapmanız istenilen şeyi yapın.

ぶつぶつ文句ばかり言ってないで、さっさと頼まれた仕事を片づけろよ。

Tek yapmanız gereken şey boşa harcadığınız zamanı geri almanızdır.

無駄にした時間を取り戻しさえすれば。

Tüm yapmanız gereken, burada oturmak ve doktorun sorularını cevaplamak.

あなたはただここに座って先生のご質問に答えればいいのです。

Her birkaç dakikada önemli bir hayatta kalma seçimi yapmanız gerekecek.

数分ごとに 重要な決断が必要になる

Bu ise normalde sizin yemek yapmak için beyin fırtınası yapmanız:

通常 レシピを考案するには 次のようなやり方をします

Tek yapmanız gereken, kendinizi diğer arkadaşın yerine koyma yeteneğini geliştirmek.

ただ相手の立場にたって考え感じることができる能力を養いさえすればよいのです。

Giriş sınavını geçmek için tüm yapmanız gereken bu kitabı okumaktır.

入学試験に合格するためにはあなたはこの本を読みさえすればよろしい。

- Bütün yapmanız gereken konsantre olmaktır.
- Bütün yapman gereken konsantre olmak.

大切なことは集中することです。

Yazılı olarak yapmanız gereken tek şey onu açık ve ilginç tutmaktır.

手紙を書くには、手紙をわかりやすく、面白くしておきさえすればよい。

İyi bir koltuk almak için yapmanız gereken tek şey, erken çıkmaktır.

よい席をとるためになすべきすべては早く出かけることだ。

Bir resim çekmek için yapmanız gereken bütün şey bu düğmeye basmaktır.

写真を撮るためには、このボタンを押しさえすればよい。

Nagoya çevresinde birinin yolunu bulması çok basittir. Tek yapmanız gereken işaretlere bakmak.

名古屋で道を見つけるのは簡単だ。標識を見さえすればいい。

Sadece başka biri kötü bir şey yaptığı için kötü bir şey yapmanız hak değildir.

他人が悪い事をしているからといって自分もそうしてよいということにはならない。