Translation of "Yıllık" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Yıllık" in a sentence and their japanese translations:

çok yıllık bitkiler yetiştirdiler.

浸食を防ぐとともに 将来の収穫を守ることができます

Konferans yıllık olarak gerçekleşir.

その会議は毎年開催される。

Toplantı yıllık olarak düzenlenmektedir.

- その会は毎年開かれる。
- 集まりは年に一度開かれる。

Onlar iki yıllık evliler.

彼らは結婚して二年になる。

Babamın yıllık gelirini bilmiyorum.

私は父の年収を知らない。

Bu kilise kaç yıllık?

この教会はどれくらい古いんですか。

O kilise kaç yıllık?

あの教会はどのくらい古いですか。

Yıllık toplantıya katılmayı planlıyorum.

年次会議に行く予定です。

Köklü çok yıllık bitkiler yerleştirerek,

根が深い多年生の植物を植えるとともに

Atletizm yarışması yıllık bir etkinliktir.

その運動会は毎年行われる行事だ。

Toplantı her sene yıllık gerçekleştiriliyor.

その会は毎年開かれる。

Yıllık üyelik ücreti ne kadar?

年会費はいくらですか。

7 yıllık evlilikten sonra ayrıldılar.

彼らの7年にわたる結婚生活は破たんした。

Daha çok bir yıllık balayı gibiydi.

それは素敵な一年でした

30 yıllık kapitalist bir kariyerden sonra

市場価値にして数百億ドルを創出した結果

Babam 45 yıllık tutucu bir papaz,

45年もの間 私の父は キリスト教原理主義の牧師でした

Sonraki 4 yıllık kemoterapi, klinik deney

その後4年間は 化学療法や臨床試験

, 25 yıllık hizmete sahip bir tuğgeneraldi .

であり、軍事組織と指揮の問題を研究し、多くのことを考えていました。

Firmamızın yıllık satışları bin milyon yen'tir.

我社の年間売り上げは10億円である。

Onun yıllık geliri 100.000$'dan fazladır.

彼の年収は10万ドルを越える。

Geçenlerde üç yıllık erkek arkadaşımdan ayrıldım.

3年間交際していた彼氏と先日別れました。

- Okulumuz seksen yaşında.
- Okulumuz 80 yıllık.

私たちの学校は創立80周年です。

Bu yıllık birçok güzel fotoğrafla süslenmiştir.

この年鑑には美しい写真がたくさん載っている。

Bu bölgedeki yıllık yağışlar her şeyi ıslatıyor.

この地域では 一年中 雨が降り 葉はしめっている

Yıllık gelirim yaklaşık on milyon yen, sanırım.

年収は1500万円に近いと思う。

Bölge başsavcısı iki yıllık cezadan memnun olmadı.

懲役2年の判決に地方検事は不満だった。

Onun yıllık geliri 100,000 dolardan daha fazladır.

彼の年収は10万ドルを越える。

Benim yıllık gelirim beş milyona yeni geçiyor.

私の年収は500万円を超している。

Üç yıllık savaşın ardından barış geri döndü.

3年ぶりに平和が戻った。

Beş yıllık yokluktan sonra memleketime geri döndüm.

私は5年ぶりで故郷に戻った。

Bu televizyonun iki yıllık bir garantisi var.

このテレビは2年間の保障付きです。

50 yıllık ırkçı yasayı mümkün kılan bir inkâr.

人々は間違いなど何ひとつないと 信じ込んでいました

O, 30 yıllık hizmetten sonra şirketten emekli oldu.

彼は30年勤めた後、その会社を退職した。

Onun keman sigortası yıllık 200 dolara mal oluyor.

彼のバイオリンの保険料は年額200ドルだ。

Hakim onu beş yıllık bir hapis cezasına çarptırdı.

裁判官は彼に五年の懲役刑を宣告した。

Son 20-30 yıllık deneysel araştırmayı özetlemeyi amaçlıyordu.

何が人々に満足感と幸福を もたらすかをまとめています

Yaklaşık 23 milyar dolar daha fazla yıllık fon alıyor.

両学区とも児童の数は 同じくらいなのにもかかわらず です

O, beş yıllık ağrılı kanser tedavisi boyunca cesaretini kaybetmedi.

5年に及ぶ、つらかったガンの治療期間中、彼は何とか弱音をはかず毅然とした態度を崩さなかった。

Beş yıllık ayrılıktan sonra onu göreceğim günü sabırsızlıkla bekliyordum.

僕は五年ぶりで彼に会える日を楽しみに待っていた。

İki yıllık yokluktan sonra memleketim olan köye geri döndüm.

私は2年ぶりで故郷の村に帰った。

İlkokul çocukları, altı yıllık bir dönem için okula giderler.

小学生は6年間学校に通う。

Bu benim on bir yıllık hayatımdaki en korkunç günüm.

私の11年の人生で最悪の日だったわ。

5 yıllık geliştirme ve testten sonra bile, hala kusurlarla doluydu.

5年間の開発とテストの後でも、まだ欠陥がたくさんありました。

Bir çeyreklik büyüme % 1.2, yıllık % 4,8 büyüme oranı anlamına gelir.

四半期1.2%の成長は年率4.9%の成長率を意味する。

Onlar büyük bir plak şirketiyle üç yıllık bir sözleşme imzaladı.

彼らは大手レコード会社と三年契約を結んだ。

Altı yıllık bir terapide görebileceğimiz sonuçları altı saat içinde elde etmiştik.

6時間で認められた効果は 通常の治療で6年かかる効果です

Japon ekonomisi yıllık en fazla % 5'ten daha fazla büyümeye devam etti.

日本経済は毎年5%以上の率で成長を続けた。

O yaklaşık bir buçuk yıllık bir süre boyunca 2.2 milyar istenmeyen e-posta gönderdi.

約1年半で約22億通の迷惑メールを送りました。