Translation of "Neşeli" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Neşeli" in a sentence and their japanese translations:

Neşeli ol.

楽しくいこう。

Neşeli beklentiyle doldurulduk.

期待に胸を膨らませていた。

- Benim patronum bugün çok neşeli.
- Patronum bugün çok neşeli.

うちの社長は今日とても機嫌がいい。

Peter neşeli bir adam.

ピーターは陽気なやつだ。

O neşeli bir verici.

彼女はなんでも気前よく人にやる人だ。

O, neşeli bir çocuktur.

彼は明るい少年だ。

O, her zaman neşeli.

彼女はいつも陽気だ。

O, neşeli bir arkadaştır.

彼は愉快なやつだ。

Tom her zaman neşeli.

トムはいつでも明るい。

Ne olursa olsun, neşeli kalmalıyız.

何ごとが起ころうと、いつも快活でいなければならない。

Ne kadar neşeli bir hikaye!

なんて愉快な話でしょう!

O, neşeli bir kişiliğe sahiptir.

- 彼女は性格が明るい。
- 彼女の性格は明るい。
- 彼女は明るい性格です。

O, neşeli, yaşlı bir adam.

あの人は元気な老人です。

O neşeli bir genç insan.

彼は明朗快活な青年だ。

Ben kızların neşeli olmasını isterim.

私は女の子は陽気なのが好きです。

Çocuk neşeli gülüşüyle herkesi cezbediyor.

あの子供は明るい微笑でみんなをひきつける。

Ben onu neşeli kişiliğine bayılıyorum.

彼女の元気な性格に刺激を受けた。

O neşeli bir kişiliğe sahiptir.

- 彼女は性格が明るい。
- 彼女の性格は明るい。
- 彼女は明るい性格です。

Annem, kaygısız, neşeli ve iyi huyludur.

母は、のんきでほがらかでお人好しです。

O, cesur ve neşeli bir çocuktur.

彼は勇敢でかいかつな少年だ。

Neşeli şekilde ıslık çalarak caddede yürüdü.

彼は陽気に口笛を吹きながら通りを歩いた。

O her zaman neşeli ve güler yüzlüdür.

- 彼女はいつも陽気でにこにこしている。
- 彼女はいつも明るくてにこやかだ。

Annem kötü sağlığına rağmen her zaman çok neşeli.

母は病気だが、いつも明るい。

Neşeli müzik çalmaya başladığında, ben sadece dans etmeye başlarım.

ノリノリの音楽がかかると、つい踊っちゃうんだよね。