Translation of "Mary'den" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Mary'den" in a sentence and their japanese translations:

- Tom, Mary'den haber almadı.
- Tom, Mary'den işitmedi.

トムさんはメアリさんからの連絡はありません。

Tom, Mary'den çekindi.

トムはメアリーを避けた。

Tom, Mary'den hoşlanmıyor.

トムはメアリーを嫌っている。

Tom, Mary'den hoşlanmıyordu.

トムはメアリーが好きじゃなかったのよ。

- Tom, Mary'den nefret ediyor.
- Tom, Mary'den nefret eder.

トムはメアリーを嫌っている。

- Tom Mary'den daha uzundur.
- Tom, Mary'den daha uzun boyludur.
- Tom, Mary'den daha uzundur.

トムはメアリーより背が高い。

- Tom, Mary'den daha kısadır.
- Tom Mary'den daha kısa boylu.

トムはメアリーより背が低い。

Tom Mary'den iyi yüzer.

トムはメアリーよりも水泳が得意だ。

Tom Mary'den hızlı mı?

トムってメアリーより足が速い?

Tom Mary'den uzun mu?

トムはメアリーより背が高いの?

Tom Mary'den daha komik.

トムはメアリーより面白い。

Tom onu Mary'den aldı.

トムはメアリーからそれをもらった。

Tom, Mary'den daha akıllıdır.

トムはメアリーより、知的である。

Tom, Mary'den özür dilemeliydi.

トムはメアリーに謝ったほうがよかったんだ。

Tom, Mary'den çok hoşlanır.

- トムはメアリーがすごく好きなんだ。
- トムはメアリーが大好きなんだ。
- トムはメアリーがとても気に入ってるんだ。

Tom, Mary'den nefret ediyordu.

トムはメアリーが嫌いだった。

Sanırım Tom, Mary'den hoşlanıyor.

- トムはメアリーが好きなんだと思う。
- トムはメアリーが好きなんだと思うよ。

Tom'un Mary'den hoşlandığını biliyorum.

- トムはメアリーが好きだって知ってるよ。
- トムはメアリーが好きだって、分かってるわ。

Tom, Mary'den çok hoşlanıyor.

- トムはメアリーがすごく好きなんだ。
- トムはメアリーが大好きなんだ。
- トムはメアリーがとても気に入ってるんだ。

- Tom Mary'den çok daha uzundur.
- Tom Mary'den çok daha uzun boylu.
- Tom Mary'den çok daha uzun.

トムはメアリーよりもずっと背が高い。

Tom Mary'den daha iyi yüzer.

トムはメアリーよりも水泳が得意だ。

Tom, Mary'den biraz daha büyük.

トムはメアリーより少しだけ年上だ。

Tom'un Mary'den hoşlandığını nasıl biliyorsun?

トムがメアリーを好きだって、どうして知ってるの?

Tom'un Mary'den neden hoşlandığını anlayabiliyorum.

- トムはどうしてメアリーが好きか、私は分かるな。
- トムがメアリーを好きな訳が、俺にはよく分かるよ。
- トムがメアリーを好きな理由が、俺には分かるな。

Tom Mary'den bir çağrı aldı.

トムはメアリーから電話をもらった。

Tom, Mary'den daha az yer.

トムはメアリーほど食べない。

Tom'un Mary'den hoşlanmadığı doğru mu?

トムがメアリーのこと嫌いだって、本当なの?

Belli ki Tom Mary'den hoşlanmıyor.

どうやらトムはメアリーのことが嫌いらしい。

Tom Mary'den daha ilgi çekici.

トムはメアリーより面白い。

John Mary'den çok daha uzun.

ジョンはメアリーよりもはるかに背が高い。

Tom Mary'den çok daha gençtir.

トムさんはメアリーさんよりずっと年下です。

Tom Mary'den bir mektup aldı.

トムはメアリーからの手紙を受け取った。

Tom bana Mary'den korkmadığını söyledi.

トムはメアリーを恐れないと私に言った。

Tom Mary'den çok şey bekliyor.

トムはメアリーに期待しすぎている。

Tom Mary'den biraz daha uzun.

トムはメアリーより少しだけ大きい。

Tom, Mary'den daha uzun boyludur.

トムはメアリーより背が高い。

Tom'un Mary'den hoşlandığını bilmiyor muydun?

トムがメアリーのこと好きだって、知らなかったの?

Sanırım Tom Mary'den nefret ediyor.

トムってメアリーが嫌いだと思うよ。

Tom Mary'den daha genç mi?

トムはメアリーより年下なの?

O, Mary'den iki yıl daha yaşlı.

彼はメアリーより二歳年上です。

Mary'den bahsetmişken, uzun zamandır onu görmedim.

メアリーと言えば、しばらく会ってないな。

Tom Mary'den para çaldığını itiraf etti.

トムはメアリーのお金を盗んだことを認めた。

Tom sadece Mary'den biraz daha yaşlı.

トムはメアリーより少しだけ年上だ。

Tom Mary'den daha iyi bir yüzücü.

トムはメアリーよりも水泳が得意だ。

Tom, Mary'den daha fazla para kazanıyor.

メアリーよりトムのほうが稼ぎがいい。

Tom Fransızcada Mary'den daha iyi mi?

トムはメアリーよりフランス語ができるの?

Tom Mary'den üç yaş daha gençtir.

トムはメアリーより三歳年下です。

Tom Mary'den üç yaş daha büyüktür.

- トムはメアリーより3歳年上だ。
- トムはメアリーより3つ上だよ。

Tom sadece Mary'den biraz daha uzun.

トムはメアリーよりほんの少し背が高い。

Tom Mary'den daha iyi bir yüzücüdür.

トムはメアリーよりも水泳が得意だ。

Tom sonunda Mary'den ayrılmaya karar verdi.

トムはついにメアリーと別れる決意をした。

Tom Mary'den onu lobide karşılamasını istedi.

トムさんはロビーに会いに来てとメアリさんに頼みました。

Tom her zaman Mary'den yana olur.

トムはいつもメアリーの肩ばかり持つ。

Tom Mary'den biraz para rica etti.

- トムはメアリーにお金をせびった。
- トムはメアリーにお金を無心した。

Bence Tom'un Mary'den hoşlandığı oldukça açık.

トムがメアリーを好きなのは明らかだと思うよ。

Tom, Mary'den çok daha uzun boyludur.

トムはメアリーよりもずっと背が高い。

Tom tekrar Mary'den özür dilemek istedi.

トムはメアリーにもう一度謝りたかったんだよ。

Tom'un Mary'den hoşlandığını biliyorsun, değil mi?

- トムがメアリーのこと好きなの知ってるんでしょう?
- トムがメアリーを気に入ってるって、わかってるよね?

Emin olamam, ama bence Tom Mary'den hoşlanıyor.

自信はないけど、トムはメアリーのことが好きなんだと思う。

Tom Mary'den aldığı e-postayı John'a iletti.

トムはメアリーからのメールをジョンに転送した。

Tom Mary'den daha hızlı koşabileceğini iddia etti.

トムは、自分がメアリーより速く走れると主張しました。

Tom Mary'den hoşlanıyor, ancak Mary onu sevmiyor.

トムはメアリーが好きだけど、メアリーは彼のこと好きじゃないのよ。

O Mary'den onun küçük çocuğunu bulmasını rica etti.

彼女はメアリーに坊やを見つけてきてと頼んだ。

Tom Mary'den ayrıldıktan sonra Alice ile çıkmaya başladı.

トムはメアリーと別れてからアリスと付き合い始めた。

Mary'den daha akıllı ama Mary kadar hoş değil.

彼女は、メアリーより賢い、しかしメアリーほど美しくない。

- Tom, Mary'nin ölmesini istemiyordu.
- Tom, Mary'den ölmesini istemedi.

トムはメアリーに死んで欲しくなかった。

Tom'da John için Mary'den gelen bir mesaj var.

トムさんはジョンさんにメアリさんからのメッセージがあります。

- Tom'un Mary'den hoşlandığını biliyorum.
- Tom'un Mary'yi sevdiğini biliyorum.

- トムはメアリーが好きだって知ってるよ。
- トムはメアリーが好きだって、分かってるわ。

O, Mary'den daha akıllı fakat onun kadar güzel değil.

- 彼女は、メアリーより賢い、しかしメアリーほど美しくない。
- 彼女はメアリーより頭がいいが、メアリーほど美人ではない。

O, Mary'den daha akıllı ama Mary kadar güzel değil.

- 彼女は、メアリーより賢い、しかしメアリーほど美しくない。
- 彼女はメアリーより頭が切れるが、同じように美人ではない。

Tom Mary'den gece geç saatlerde davul çalmamasını rica etti.

トムは夜遅くにドラムを叩かないようメアリーに頼んだ。

Tom bu sabahın erken saatlerinde Mary'den bir telefon çağrısı aldı.

- トムは今朝早くメアリーから電話をもらった。
- トムは今朝早くメアリーからの電話を受けた。

Tom Mary'den kendisi geri dönünceye kadar olduğu yerde kalmasını istedi.

トムは自分が戻るまでメアリーにその場を動かないで欲しかった。

Tom Mary'den muhtemelen bir ya da iki yıl daha gençtir.

トムはおそらくメアリーよりほんの1、2歳若いだけです。