Translation of "Kral" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Kral" in a sentence and their japanese translations:

Kral çıplak!

王様は裸だ!

- Kral gücünü kötüye kullandı.
- Kral otoritesini kötüye kullandı.
- Kral, iktidarını abuze etti.

王は権力を乱用した。

Kral düşmanlarını ezdi.

王は敵軍を壊滅させた。

Kral idam edildi.

王は処刑された。

Kral ülkeyi yönetti.

その王がその国を治めていた。

Kral ülkeyi yönetir.

王が国を統治している。

- Bir kral gibi mutlu.
- O bir kral kadar sevinçli.

彼が、王様みたいに嬉しい。

Kral muhteşem mekanıyla ünlüydü.

王は壮麗な宮殿で有名だった。

Kral ülkeyi yıllarca yönetti.

その王様は何年もその国を支配した。

Kral, halkına zulüm etti.

王は人民を抑圧した。

Kral yarın akşam şahsen bulunacak.

王様は明日の晩自らお出ましになる。

Kral bu sabah ava gitti.

王様はけさ狩りに出かけた。

Kral, halka ağır vergiler koydu.

- 王は人民を抑圧した。
- 王は人民に重税を課した。

Kral, krallığını adil biçimde yönetti.

王は自分の王国を公正に治めた。

Kral halkına ağır vergiler koydu.

王は国民に重い税を課した。

Kral ilk başta ondan memnundu.

はじめのうちは王様は彼に満足した。

Kral ada üzerinde hüküm sürdü.

その王は島を治めた。

Kral, eski kale de yaşadı.

ある古城に1人の王様が住んでいました。

İnsanlar ona kral olarak seslendiler.

人々は彼を王としてむかえた。

O, Kral Lear rolünü oynadı.

彼はリヤ王の役を演じた。

Kral hakkında bir hikaye uydurdu.

彼は王についての物語を作り上げた。

İnsanlar onu kral ilan etti.

国民は歓呼して彼を国王に迎えた。

Büyüyünce bir kral olmak istiyorum.

大きくなったら王様になりたい。

O bir kral gibi mutlu.

彼が、王様みたいに嬉しい。

Prens o gün kral oldu.

王子はその日、王になった。

Kral bir zamanlar o sarayda yaşıyordu.

その王様はかつてあの宮殿に住んでいた。

Kral her zaman bir taç giyer.

その王様はいつも王冠をかぶっている。

Sanki o bir kral gibi davranıyor.

- 彼はまるで王様のように行動をする。
- 彼はまるで王様のであるかのような振る舞いをする。

Kral ve ailesi kraliyet sarayında yaşar.

国王とその家族は王宮に住んでいる。

Bir zamanlar, bir zalim kral yaşarmış.

- かつて残忍な王様がいた。
- 昔々あるところに、残忍な王様がいました。

Bir kale içinde bir kral yaşarmış.

- ある古城に1人の王様が住んでいました。
- ある古いお城に一人の王様が住んでいました。

Güvenlik vereceksin ... davranışlarınla, onları Kral Joseph'in hükümetine

安全 を 与え ます…あなたはあなたの行動によって彼らを ジョセフ王

İsa Mesih ve Kral Charles adına buradayız.

私たちはイエス・キリストとチャールズ王の名のもとにここにきました。

Sümercede "LÚ.GAL" hükümdar veya kral anlamına gelir.

シュメール語で『LÚ.GAL』とは支配者(王)のことだ

Bu saray zengin kral için inşa edilmiştir.

この宮殿はお金持ちの王様のために建てられた。

Bir zamanlar İngiltere'de çok kötü bir kral yaşarmış.

昔、イングランドにたいへん意地の悪い王様が住んでいた。

Kral kırk yıl boyunca halkı üzerinde hüküm sürdü.

その王は40年間にわたって人民の上に君臨した。

Kral uzun yıllar boyunca ülke çapında saltanat sürdü.

王様は長年ずっと国を統治している。

- Tom harika bir adam.
- Tom çok kral adam.

トムってすげー奴なんだ。

Bir zamanlar küçük bir adada yaşlı bir kral yaşardı.

昔々ある小さな島に年老いた王様が住んでいました。

- hatta kral ona kendi korumasında bir onur rütbesi bile verdi.

復元されたブルボン君主制は、 ベルティエに 称号と名誉を

Uzun zaman önce, küçük bir adada yaşlı bir kral yaşarmış.

昔ある小さな島に年老いた王様が住んでいました。

1603'te, Kral James iktidara geldiğinde, futbola tekrar izin verildi.

1603年、ジェームズ一世が政権の座についたとき、フットボールは再び許可されたのです。

Kral yalnızca bizi değil birçok başka insanı da davet etti.

王様は私たちだけでなくほかの多くの人たちも招待しました。

Uzun zaman önce küçük bir adada yaşlı bir kral yaşarmış.

昔々ある小さな島に年老いた王様が住んでいました。

Daha fazla birim çekiyordu . Kral Joseph ve Jourdan, Vitoria'da mağlup olduktan sonra, Suchet'in

ますます多くの部隊 を 撤退させ た。 ジョセフ王とジョーダンがビトリアで敗北した後、スーシェは

Daha sonra 1809'da Soult, Kral Joseph'in baş askeri danışmanı olarak Mareşal Jourdan'ın yerini aldı

1809年の後半、ソウルトはジョセフ王の最高軍事顧問としてジョーダン元帥に代わり、

Kral VIII. Henry, Londra'dan çok uzak olmayan Thames Nehri üzerindeki sarayı Hampton Court'ta bir tenis kortuna sahipti.

国王ヘンリー8世は、ロンドンからさほど遠くないテムズ川河畔にある自分の宮殿ハンプトンコートにテニスコートを持っていた。