Translation of "Haftaya" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Haftaya" in a sentence and their japanese translations:

Haftaya görüşürüz.

- また来週!
- また来週。

- Haftaya oyum Tom'a.
- Haftaya oyumu Tom'a vereceğim.

来週、トムに投票するよ。

- Toplantı gelecek haftaya kadar ertelendi.
- Toplantı gelecek haftaya ertelendi.

打ち合わせは来週に延期になった。

Gelecek haftaya kadar erteleyelim.

来週まで延期しましょう。

Bir haftaya kadar iyileşeceksin.

きみは一週間かそこらでよくなるでしょう。

Toplantı gelecek haftaya kadar ertelendi.

会議は来週までのびた。

Onu gelecek haftaya kadar erteleyelim.

来週まで延期しましょう。

Gelecek haftaya kadar şiiri ezberle.

- 来週までにその詩を暗記しなさい。
- 来週までにこの詩を覚えてきなさい。

Oyun gelecek haftaya kadar ertelendi.

試合は来週まで延びた。

Oyun önümüzdeki haftaya kadar ertelendi.

試合は来週まで延びた。

Geçen haftaya kadar yanıt almadım.

先週までに私は返事を受け取っていなかった。

Atletik yarışma gelecek haftaya kadar ertelendi.

運動会は来週まで延期された。

Mali durum haftadan haftaya gittikçe kötüleşiyor.

財政状態は週ごとに悪化している。

Oyun önümüzdeki haftaya kadar ertelenmiş olabilir.

試合は来週まで延期されたかもしれない。

Gelecek haftaya kadar işi bitirmiş olacağım.

私は来週までにその仕事を終えてしまっているだろう。

Muayene sonuçları gelecek haftaya hazır olacak.

1週間以内に検査の結果が出ます。

Bazı gıdaların fiyatları haftadan haftaya değişmektedir.

ある種の食べ物の値段は毎週変化する。

Bu yavrular bir haftaya kalmadan annelerinden ayrılacak.

‎1週間後には母親と別れる

- Haftaya geliyor musun?
- Gelecek hafta geliyor musun?

来週来るの?

Gelecek haftaya kadar İngiltere'ye gidişini ertelemek zorundasın.

あなたは来週までイギリスへの出発を延期しなければならない。

Gelecek haftaya kadar ihtiyacın olan bilgiyi sana getireceğim.

来週中にあなたが必要な情報を送ります。

Haftaya kız kardeşimi ziyaret etmek için Vancouver'a gideceğim.

来週バンクーバーへ行って妹を訪ねます。

Bu ayın meselesinin yayımlaması olasılıkla gelecek haftaya ertelenecek.

今月号の発行は1週間遅れるだろう。

Gelecek haftaya kadar nihai kararı vermeyi ertelemek zorundasın.

私たちは最終決定を来週まで延期しなければならない。

Bu haftaya kadar onu bitirmiş olmayı umut etmiştim.

今週までにはそれを終えてしまいたかったのだが。

Şarkıcının hastalığından dolayı konser gelecek haftaya kadar ertelendi.

コンサートは、歌手が病気のため翌週まで延ばされた。

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.

金額にもかかわらず、ブライアンは来週までに間違いなく全額返してもらいたがっています。