Translation of "Ekmek" in Japanese

0.015 sec.

Examples of using "Ekmek" in a sentence and their japanese translations:

Ekmek yiyorum.

パンを食べています。

Beyaz ekmek, lütfen.

ホワイトブレッド、おねがいします。

Ben ekmek yiyorum.

パンを食べています。

Bu ekmek büyük.

このパンは大きい。

Ekmek undan yapılır.

パンは小麦粉で作られる。

Oğlan ekmek yemekte.

少年がパンを食べています。

Taze ekmek aldım.

焼きたてパンを買ったよ。

Adam ekmek yedi.

男の人はパンを食べました。

Bu ekmek küçük.

このパンは小さい。

Tom ekmek almadı.

- トムはパンを買わなかったよ。
- トムはパンを買ってなかったよ。

Tereyağlı ekmek yiyoruz.

私達は、バターをパンにつけてたべる。

Onlar ekmek yiyor.

パンを食べています。

Ben ekmek yemem.

パンを食べません。

Ekmek satın aldım.

パン買ったよ。

Tom ekmek almaz.

トムはパンは買わないよ。

Çocuk ekmek yiyor.

男の子はパンを食べます。

Adam ekmek yiyor.

男の人はパンを食べました。

Ekmek buğdaydan yapılır.

パンは小麦から作られます。

Sen ekmek almadın.

君はパンを買わなかった。

''Ekmek satıcısı olacağım'' diyordum.

「僕はパン屋の小僧になるんだ」と

İki somun ekmek aldım.

- パンを2こ買ったよ。
- 二つパンを買いました。

Ekmek bir fırında pişirilir.

パンはオーブンで焼いて作られる。

Peki, ben ekmek pişiriyorum.

そうですね、パンを焼いたりします。

Biraz ekmek almaya gideceğim.

- パンを買いにいく。
- パンを買いにいきます。

Bu ekmek çok lezzetli.

このパンはとてもおいしい。

Bütün ekmek nereye gitti?

パンはいったいどこにあるんだ?

Muzlu kızarmış ekmek yiyorum.

バナナ蒸しパンを食べます。

Sen ekmek satın almadın.

君はパンを買わなかった。

O ekmek bayatlamaya başladı.

そのパンは新鮮さを失くし始めていた。

Bu bir çeşit ekmek.

これはパンの一種だ。

Ekmek 10 yen zamlandı.

パンの値段が10円上がった。

Biraz ekmek ister misin?

パンはいかがですか?

Erkek çocuk ekmek yiyor.

少年がパンを食べています。

Şu adam ekmek yedi.

その男性はパンを食べました。

- Anne bir somun ekmek aldı.
- Anne bir somun ekmek satın aldı.

母はパンを一個買った。

Hepinize yetecek kadar ekmek var.

君たち全員に足りるだけのパンはある。

Biraz daha ekmek istiyorum, lütfen.

- もう少しパンをください。
- パンのおかわりをお願いします。

O, bir somun ekmek aldı.

彼女はパンを一個買った。

Ekmek parçaları bırakmak kaybolmalarını önledi.

彼らはパンのかけらを置くことによって道に迷わなかった。

O kahvaltı için ekmek yerdi.

彼は朝食にはきまってパンを食べたものだった。

Hâlâ biraz ekmek kaldığını umuyorum.

まだパンが残ってるといいんだけど。

Ekmek ve süt iyi yiyeceklerdir.

パンやミルクはよい食べ物だ。

Annem her sabah ekmek pişirir.

私の母は毎朝パンを焼く。

Taze pişmiş ekmek kokusunu severim.

焼きたてのパンの匂いが好きです。

Biraz daha ekmek ister misin?

パンのお代わりはいかがですか?

Mayuko kahvaltı için ekmek yer.

マユコは朝食にパンを食べる。

O ekmek ve tereyağı seviyor.

- 彼はバター付きパンが好きだ。
- 彼はパンとバターが好きだ。

Ekmek yoksa, sadece pasta yiyin.

パンがないならケーキを食べればいいじゃない。

Ben ekmek ve reçel istiyorum.

パンとジャムが欲しいな。

Marie birkaç ekmek satın aldı.

マリーは何個かパンを買った。

Bu iş benim ekmek kapım.

この仕事が私の収入源です。

Bu ekmek fırından yeni çıktı.

- このパンは焼き立てです。
- このパンはオーブンから出してきたばかりです。

Tom'a kim ekmek pişirmeyi öğretti?

誰がトムにパンの焼き方を教えたの?

Ekmek fiyatı on yen yükseldi.

パンの値段が10円上がった。

Bilgisayarlar gerçekten peynir ekmek gibi satılıyor.

コンピューターが飛ぶように売れています。

Sen bana ekmek almamı söylemeyi unuttun.

君はパンを買ってくるように私に言うのを怠った。

Yarım somun ekmek hiç yoktan iyidir.

- 枯れ木も山のにぎわい。
- パン半分でもないよりはまし。

Biraz ekmek ve süte ihtiyacım var.

パンとミルクが必要だ。

Ekmek ve tereyağı onların normal kahvaltısıdır.

バターをぬったパンを、彼らは普通朝食にしている。

Lütfen bana bir parça ekmek ver.

どうか私にパンを一切れください。

O kadar fakirdi ki ekmek alamıyordu.

彼はとても貧しかったので、そのパンを買えなかった。

Kahvaltı için bir somun ekmek aldım.

- 私は朝食に食パンを1つかいました。
- 私は朝食用に食パンを一斤買った。

Ben sadece bir lokma ekmek aldım.

私はただパンを一口食べただけだ。

O, boğazına bir parça ekmek sıkıştırdı.

彼女はパンを喉に詰まらせた。

Ekmek un, su ve maya'dan yapılır.

パンは粉と水とイーストから作られる。

Bu sabah ekmek ve tereyağı yedim.

- 私は今朝バターつきのパンを食べた。
- 今朝、バターを塗ったパンを食べた。

Bu sabah bir somun ekmek aldı.

今朝、彼女はパンを1個買った。

Bu gömlekler peynir ekmek gibi satılıyor.

このシャツはよく売れている。

Onlar o dükkanda ekmek satıyorlar mı?

あの店ではパンを売っていますか。

Babam kamyoneti sürerken ben ekmek teslimatı yapacağım.

じゃあ僕がパンを配達して 父さんが運転するんだな」

İncil'de, " İnsan yalnız ekmek ile yaşamayacak " diyor.

人はパンのみにて生きるにあらず、と聖書に書いてある。

Eve gelmeden önce ekmek alırsan harika olur.

帰りにパンを買ってきて下さるとありがたいんだけれど。

Lütfen benim için bir dilim ekmek kes.

パンは切ってください。

Ekmek ve tereyağı benim her zamanki kahvaltımdır.

バター付きパンは私のいつもの朝食です。

Ekmek ve tereyağından başka bir şey yemedim.

バターを塗ったパン以外何も食べなかった。

Anne biraz ekmek almak için şehre gitti.

母はパンを買いに町へいきました。

O, kız kardeşine bir parça ekmek kesti.

- 彼は妹のためにひときれのパンを切ってやった。
- 彼は妹にパンを一切れ切ってあげた。

Annem hafta sonları ekmek ve kurabiye pişirir.

母は週末にパンとクッキーを焼く。

Sadece bir somun ekmek almam gerektiğini hatırladım.

パンを一斤買わなければいけなかったのを思い出した。

Mutfakta ekmek pişirmek için bir fırın var.

パンを焼くためのオーブンはキッチンにある。

Ben iyi bir yakisoba ekmek yemek istiyorum.

美味しい焼きそばパンを食べたいです。

Japonya'daki birçok genç insan kahvaltıda ekmek yer.

多くの日本の若者が朝食にパンを食べます。

- Bilirsin, ekmek aslanın ağzında.
- Bilirsin, para kolay kazanılmıyor.

金のなる木はないんだよ。

Ekmek yapımında un, su ve genellikle maya kullanılır.

パンは小麦粉と水と、それにしばしばイーストを加えてから作られる。

Yarınki kahvaltı ekmek ya da pilav mı olacak?

明日の朝食はパンですか?ご飯ですか?

Ekmek ve süt alacak kadar parası ancak vardı.

彼はパンと牛乳がどうにか買えるだけのお金を持っていた。

Üzgünüm ama bana biraz ekmek satın alabilir misiniz?

悪いんだけど少しパンを買ってくれないかな?

O, birkaç dakika içinde tüm ekmek ve peynir yemiş.

二分以内で彼女はパンとチーズを全部たいらげた。

Hangisini tercih edersin, pirinç pilavı mı yoksa ekmek mi?

ご飯とパンどちらがいいですか。

Geçen yıl ilkbaharda aşçılık kursuna gittim ve ekmek pişirmeyi öğrendim.

去年の春、料理教室に通って、パンの焼き方を覚えました。

Biz genellikle bir dilim ekmek ve bir fincan kahve alırız.

- 私たちは通常パン一切れとコーヒー1杯をいただきます。
- 私たちは普段はパン1枚とコーヒー1杯です。

Öğle yemeği için biraz ekmek ve bir kaynamış yumurta yedim.

私は昼食にパンとゆで卵を食べた。