Translation of "Birbirlerinden" in Japanese

- Onlar birbirlerinden nefret ediyordu.
- Birbirlerinden nefret ettiler.

二人は互いに憎み合っていた。

Kesinlikle birbirlerinden nefret ediyorlar.

彼らはお互いに心の底から憎んでいる。

Erkek kardeşler birbirlerinden nefret ediyorlar.

その兄弟は憎みあっている。

Bu iki etken birbirlerinden bağımsızdırlar.

これら二つの要因は互いに無関係である。

Tom ve Mary birbirlerinden hoşlanıyorlar.

- トムとメアリーは互いに好き同士なんだ。
- トムとメアリーは両思いなんだ。

Komitenin bütün üyeleri birbirlerinden nefret ediyorlar.

委員会の全ての委員がお互いに憎みあっている。

Her üçü de birbirlerinden nefret ediyordu.

３人はお互いに憎み合っていた。

Birbirlerinden en içten duygularla nefret ediyorlar.

彼らはお互いに心の底から憎んでいる。

Tom ve Mary'nin birbirlerinden hoşlandığı ortada.

トムとメアリーが互いを好きだという事は明らかです。

Bütün insanlar doğal olarak birbirlerinden nefret ederler.

すべての人間は自然に互いを憎み合う。

Tom ve Bill birbirlerinden farklı sonuçlara ulaştılar.

トムとビルはそれぞれ独自の結論に達した。

Tom ve Bill birbirlerinden bağımsız olarak karara vardılar.

トムとビルは別々に考えて同じ結論に達した。

Bay ve Bayan Smith şimdi birbirlerinden ayrı yaşıyorlar.

スミス夫妻は今はお互いに離れて暮らしている。

İki erkek kardeş birbirlerine o kadar çok benziyorlar ki onları birbirlerinden zorlukla ayırt edebiliyorum.

そのふたりの兄弟は互いによく似ているので、私にはその区別がなかなかできない。

Hepsi İngilizce diye bir araya toplanmış, ama aslında bu kitaplar konu olarak çok çeşitli ve birbirlerinden farklı.

一口に英会話教材といっても、千差万別だ。