Translation of "Başkalarına" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Başkalarına" in a sentence and their japanese translations:

Başkalarına güvenmemelisiniz.

他人を当てにしてはいけない。

Başkalarına sordunuz mu?

他の人達には訊いてみたの?

çünkü deneyimini başkalarına aktaramadı.

すべては うまく伝えられなかったためです

Başkalarına limit koyabildiğimiz gibi

でも私たちが他人に 枷を掛けられるように

Hem de başkalarına yapıyoruz.

まわりの人にもしています

Başkalarına karşı nazik olun.

- 他人に親切にせよ。
- 他人に親切にしてください。
- 他人には親切にしなさい。
- 他人には親切であれ。

Başkalarına karşı nazik olmalısın.

他人には親切にしなければならない。

Başkalarına gülmek iyi değildir.

人をあざわらうのはよくない。

Başkalarına bağımlı olmak tabudur.

甘えは禁物です。

Başkalarına çok fazla güvenme.

- 他人に頼り過ぎてはいけないよ。
- 人に頼り過ぎてはいけない。

O başkalarına karşı anlayışlıdır.

彼女は他人に思いやりがある。

Başkalarına çok bağımlı olmayın.

- あまり他人を頼ってはいけません。
- 他人に頼り過ぎてはいけないよ。

Yardım için başkalarına bağımlı olmamalısınız.

君は他人の援助に頼ってはいけない。

Kendine yapılmasını istemediğini başkalarına yapma.

- 人からしてもらいたいように人にしてやれ。
- やってもらいたいように、他人にしなさい。

Onlar da başkalarına adil olmalıdır.

その人達はまた他人に公平であるべきだ。

O, başkalarına yardım etmeye istekliydi.

彼は喜んで人を助けた。

Başkalarına çok fazla bağımlı olmamalısın.

他人からの援助をあまり当てにしてはいけない。

Sık sık başkalarına yardım eder.

彼はよく他の人たちを助けています。

Kahramanlar cesur, yiğit, başkalarına önderlik edebilen,

英雄は 度胸があり 勇敢で統率力もあって

Her zaman başkalarına hizmet etmeye çalışmalıyız.

我々は常に人に奉仕するように努めなければならない。

Akademisyen öğrenciler sınıfta başkalarına yardımcı oldu.

勉強のできる生徒は、クラスの他の生徒を助けていました。

O başkalarına karşı nazik olmamı söyledi.

- 彼は他人に親切にするように言いました。
- 彼は他人に親切にするよういいました。

Başkalarına soru sormayacak kadar çok gururludur.

彼は自尊心が強すぎて、他人にものを尋ねることができない。

Başkalarına yardım etmek, kendine yardım etmektir.

他人を助けることは自分を助けること。

Başkalarına bağlı olmak sık sık gereklidir.

他人に頼らなければならないことがよくある。

Sırça köşkte oturanlar başkalarına taş atmamalılar.

- こわれやすいガラス張りの家に住む者は石を投げてはいけない。
- ガラスの家に住む人は石を投げるべきではない。

Başkalarına sormadan önce biraz kendin araştırsan?

人に聞く前に少しは自分で調べたら?

Başkalarına karşı nazik olmayı zor buldum.

私は他人に親切にすることは難しいとわかった。

O, bütün oyuncak bebeklerini başkalarına verdi.

- 彼女は自分の人形を全部あげてしまった。
- 彼女は自分の人形を全て手放した。

- Diğerlerine çok fazla bağımlı olmamalısın.
- Başkalarına çok fazla güvenmemelisin.
- Başkalarına çok fazla bel bağlamamalısın.

君はそんなに他人に頼ってはいけない。

- Başkalarına sana davranılmasını istediğin gibi davran.
- Sana yapılmasını istemediğin şeyi başkalarına yapma.
- Başkalarının sana nasıl davranmasını istiyorsan, sen de başkalarına öyle davran.

己の欲するところを人に施せ。

Cankurtaran başkalarına yardım etmeye her zaman hazırdır.

救命係はいつでもすぐ人を助ける用意をしている。

Arkadaşım Kei güzel, ama başkalarına saygılı değil.

友人のケイは美人だが、人に思いやりがない。

Kendi inançlarımızı başkalarına zorla kabul ettirmekten kaçmaya çalışmalıyız.

私たちは自分の信念を人に押し付けないようにすべきである。

Başkalarına yardım etmek asla boşa geçmiş zaman değildir.

- 人助けは、絶対に時間の無駄遣いなんかじゃないよ。
- 人助けは絶対に時間を無駄にすることにはならないよ。

- Sana nasıl davranılmasını istiyorsan başkalarına aynı şekilde davran.
- Başkalarının sana nasıl davranmasını istiyorsan, sen de başkalarına öyle davran.

- 他人からしてもらいたいように他人にしなさい。
- 自分がしてもらいたいと思うように他人にしてあげなさい。
- 己の欲するところを人に施せ。

Ancak avantajını takip edemedi ve savaşın taktiksel idaresini başkalarına

しかし、彼は自分のアドバンテージを追跡することができず、戦いの戦術的な扱い を他の人に

Değiştiğimi fark ettim. Bana, başkalarına karşı hassas olmayı öğretiyordu.

‎変化を実感した ‎彼女の影響で ‎他者に敏感になっていた