Translation of "Almanca" in Japanese

0.014 sec.

Examples of using "Almanca" in a sentence and their japanese translations:

Almanca konuşmuyorum.

私はドイツ語を話せません。

Almanca konuşabilirsiniz.

あなたはドイツ語が話せます。

Almanca bilmiyorum.

ドイツ語は分からないんです。

Almanca konuşamam.

ドイツ語は話せません。

- Almanca konuşabiliyor musun?
- Almanca konuşabiliyor musunuz?

- ドイツ語を話せますか?
- ドイツ語は話せる?

- Yahudi Almancası Almanca değildir.
- Yidiş Almanca değil.

イディッシュ語はドイツ語ではありません。

Ben Almanca konuşamam.

- ドイツ語は話せません。
- 私はドイツ語を話せません。
- 私はドイツ語をしゃべることができません。

Ben Almanca öğreneceğim.

ドイツ語を勉強するつもりです。

Almanca okumak istiyorum.

ドイツ語を勉強したいな。

Amcam almanca konuşabilir.

私の叔父はドイツ語を話すことができる。

Almanca hiç bilmiyorum.

- ドイツ語は全然話せない。
- ドイツ語は全く話せません。

Yidiş Almanca değil.

イディッシュ語はドイツ語ではありません。

- Almanca bilgim çok az.
- Almanca bilgim çok yetersiz.

私のドイツ語の知識は貧弱です。

Almanca bilmiyorsun, değil mi?

君はドイツ語を知らないんですね。

Almanca öğrenmek zor mudur?

ドイツ語を習得するのは大変ですか?

Benim Almanca bilgim kötüdür.

私のドイツ語の知識は貧弱です。

Karın Almanca biliyor mu?

奥さんはドイツ語を知っていますか。

Almanca okuyabilirim fakat konuşamam.

- 私はドイツ語は読めるが話せない。
- 私はドイツ語を読めるけど話せない。
- 私はドイツ語を読めても話せない。
- 私はドイツ語を読めるが、話すことはできない。
- ドイツ語は読めますがしゃべれません。

Almanca yerine Fransızca öğrendim.

- 私はドイツ語の代わりにフランス語を勉強した。
- 私はドイツ語ではなくフランス語を学んだ。

- Almancayı anlamıyorum.
- Almanca anlamıyorum.

ドイツ語は分かりません。

Ben iyi Almanca konuşurum.

ドイツ語がよく話せます。

İki senedir Almanca öğreniyorum.

私は2年間ドイツ語を勉強しています。

Judith'in Almanca aksanı güzel.

ユディットのドイツ語の発音はきれいだ。

- Almanca konuşmak için çekinme.
- Almanca konuşmak için kendini özgür hisset.

ドイツ語がいいならドイツ語で話してもいいよ。

Ne zaman Almanca öğrenmeye başladın?

君は、いつドイツ語の勉強を始めましたか。

Almanca kolay bir dil değildir.

ドイツ語はやさしい言語ではありません。

Bana Almanca birçok roman getirdi.

彼女は私にドイツ語の小説を多く持ってきてくれた。

Almanca, İzlandaca kadar zor değildir.

ドイツ語はアイスランド語ほど難しくない。

Gelecek periyot Almanca bir testtir.

次の時間はドイツ語試験だ。

Hollandaca Almanca ile yakından ilgilidir.

オランダ語はドイツ語と密接なつながりがある。

Almanca şöyle dursun, İngilizce konuşamıyor.

彼は英語が話せない。ドイツ語はなおさらだ。

Hollandaca, Almanca ile yakından ilgilidir.

オランダ語はドイツ語と密接なつながりがある。

Cathy Fransızca ve Almanca konuşabilir.

キャシーはフランス語とドイツ語が話せる。

" Almanca biliyor musunuz? " "Hayır, bilmiyorum"

「ドイツ語を話しますか」「いいえ、話しません」

Babam Almanca mektubu Japoncaya çevirdi.

父はドイツ語の手紙を日本語に訳した。

Kendimi Almanca olarak ifade edemiyorum.

- 私はドイツ語で話を通すことができない。
- 僕はドイツ語で意思を伝えることができない。

Almanca şöyle dursun, İngilizce okuyamıyor.

彼は英語が読めない。ましてやドイツ語はなおさら読めない。

- Bana göre Almanca dünyadaki en iyi dildir.
- Bence, Almanca dünyadaki en iyi dildir.

私の意見では、ドイツ語は世界一の言語だと思います。

İngilizcenin yanı sıra Almanca da konuşur.

- 彼は英語は言うまでもないが、ドイツ語もはなす。
- 彼は英語はもちろんのことドイツ語も話す。
- 彼の英語は言うまでもないが、ドイツ語も話す。
- 英語は言うまでもなく、彼はドイツ語も話せる。

İngilizcenin yanı sıra, Almanca da konuşur.

英語のほかに、ドイツ語を話す。

Seni Almanca okuyan bazı arkadaşlarla tanıştıracağım.

ドイツ語を勉強している友達に紹介しよう。

Almanca öğretmeni Alman bir kadına benziyordu.

- ドイツ語の先生はドイツ人に見えた。
- ドイツ語の先生はドイツ人の女性のように見えた。

Şu anda bir Almanca kursuna yazılacağım.

すぐにドイツ語のクラスに登録する。

İngilizce ve Almanca iki akraba dildir.

英語はドイツ語と同語族である。

Ne Fransızca ne de Almanca konuşabilirim.

私はフランス語もドイツ語も話せない。

Yakında bir Almanca kursuna kayıt olacağım.

すぐにドイツ語のクラスに登録する。

O Almanca derdini anlatmayı zor buldu.

彼はドイツ語で自分の言いたいことを伝えるのは難しいと悟った。

Tom İngilizcenin yanı sıra Almanca da konuşabilir.

- トムは英語の他にドイツ語も話せる。
- トムは英語に加えてドイツ語もできる。

Almanca konuşmak için çok az fırsatımız var.

ドイツ語を話す機会はほとんどない。

O sadece İngilizce değil, Almanca da konuşur.

彼女は英語はゆうまでもなく、ドイツ語を話す。

İngilizce ve Almanca yanı sıra, İspanyolca konuşuyor.

彼は英語とドイツ語はもちろん、スペイン語も話す。

Almanca eğitimi almak istiyorum ama zamanım yok.

ドイツ語、勉強したいんだけどなかなか時間が取れないんだよ。

İngilizceye ek olarak Almanca eğitimi yapmak istiyorum.

私は英語に加えて、ドイツ語も勉強したい。

Asla "borş" ve "şi" kelimelerini Almanca yazmayın!

"ボルシチ "と "シー"をドイツ語でぜったい書かないで!

O İngilizce okuyor ama ayrıca Almanca okuyor.

彼は英語を勉強しているが、ドイツ語も勉強している。

İngilizce ve Almanca ortak bir soyu paylaşırlar.

英語はドイツ語と同語族である。

O hem İngilizce hem de Almanca konuşabilir.

彼は英語もドイツ語も両方とも話せる。

O ne Fransızca ne de Almanca bilir.

彼はフランス語もドイツ語も知らない。

Örneğin, o Almanca, Fransızca ve İngilizce biliyor.

- たとえば、彼はドイツ語、フランス語、英語を話します。
- 例えば、 彼は ドイツ語とフランス語と英語を話します。

Ne Fransızca ne de Almanca konuşmayı biliyorum.

私はフランス語もドイツ語も話せない。

John bana Almanca yazılmış bir mektup gönderdi.

ジョンはドイツ語の手紙をくれました。

İngilizce ve Fransızcanın yanı sıra, Almanca konuşabilir.

彼は英語とフランス語は言うまでもなく、ドイツ語も話せる。

- Marko yalnızca İngilizce değil Almanca da okudu.
- Mariko sadece İngilizce değil aynı zamanda Almanca eğitimi de aldı.

真理子は英語だけでなくドイツ語も勉強した。

O İngilizcenin yanı sıra, Almanca ve Fransızca bilir.

彼は、英語は言うまでもなく、ドイツ語とフランス語も知っている。

Almanca dil bilgisi ile zor bir zaman yaşıyorum.

ドイツ語の文法に手こずっています。

- O İngilizce mi, Fransızca mı yoksa Almanca mı konuşur?
- O, İngilizce mi, Fransızca mı yoksa Almanca mı konuşuyor?

彼が話しているのは英語ですか、フランス語ですか、それともドイツ語ですか。

- O sadece İngilizce değil aynı zamanda Almanca da konuşabilir.
- O sadece İngilizce değil fakat aynı zamanda Almanca da konuşur.

彼は英語ばかりでなくドイツ語も話せる。

O Japonca iyi konuşuyor ama ben Almanca konuşmayı bilmiyorum.

彼は上手に日本語を話しますが、私はドイツ語を話せません。

O yalnızca Almanca ve Fransızca değil, İngilizce de konuşuyor.

彼女はドイツ語とフランス語だけでなく、英語も話します。

O İngilizce mi, Fransızca mı yoksa Almanca mı konuşuyor?

彼は英語、フランス語、もしくはドイツ語を話せますか?

O, sadece İngilizce ve Almanca konuşur, onlardan hiçbirini anlamam.

彼は英語とドイツ語しか話せません。そして私はそのどちらも分かりません。

Tanrı'yla İspanyolca, kadınlarla İtalyanca, erkeklerle Fransızca, atımla da Almanca konuşurum.

余は神にはスペイン語で、ご婦人にはイタリア語で、男にはフランス語で、馬にはドイツ語で話しかける。

Michel Ney, Fransa'nın doğu sınırındaki Almanca konuşulan bir bölgesi olan Lorraine'den bir kooperatifin oğluydu

ミシェル・ネイは、 東フロンティアにある フランスのドイツ語圏であるロレーヌ出身のクーパーの息子でした

- Bay Nakajima İngilizceye ek olarak Almancayı akıcı biçimde konuşabiliyor.
- Bay Nakajima, İngilizcenin yanı sıra, akıcı Almanca konuşabilir.

中島さんは英語に加えて、ドイツ語も流暢に話せる。