Translation of "Erkekler" in Italian

0.044 sec.

Examples of using "Erkekler" in a sentence and their italian translations:

- Erkekler açtırlar.
- Erkekler aç.

- Gli uomini sono affamati.
- Gli uomini hanno fame.

Erkekler domuzdur.

Gli uomini sono dei maiali.

Erkekler geliyor.

Gli uomini stanno arrivando.

- Erkekler futbolsuz yaşayamazlar.
- Erkekler futbol olmadan yaşayamazlar.

Gli uomini non riescono a vivere senza il calcio.

Tüm erkekler çalışkandır.

Tutti quegli uomini sono dei gran lavoratori.

Erkekler ağlar mı?

Gli uomini piangono?

Erkekler asla ağlamaz.

Gli uomini non piangono mai.

Bütün erkekler böyledir.

Tutti gli uomini sono così.

Bütün erkekler kardeştir.

Tutti gli uomini sono fratelli.

Erkekler de ağlar.

Anche gli uomini piangono.

Bütün erkekler kaçtılar.

- Tutti i ragazzi sono corsi via.
- Tutti i ragazzi corsero via.

Erkekler işe giderler.

- Gli uomini vanno a lavorare.
- Gli uomini vanno al lavoro.

Erkekler ve kadınlar farklı.

Uomini e donne sono diversi.

Başka erkekler de ötmekte.

Ma non è l'unico maschio.

Eş arayan âşık erkekler.

Maschi in amore alla ricerca di una compagna.

Erkekler tuvaletine gitmek zorundayım.

Devo andare al bagno degli uomini.

Erkekler öğle yemeği yiyor.

- Gli uomini stanno mangiando il pranzo.
- Gli uomini stanno pranzando.

Bütün erkekler savaşa gitti.

Tutti gli uomini sono partiti alla guerra.

Siz erkekler ne istiyorsunuz?

- Cosa volete voi uomini?
- Che cosa volete voi uomini?
- Che volete voi uomini?

Erkekler bile bazen ağlar.

Anche gli uomini a volte piangono.

Erkekler aslanları avlamaya gitti.

- Gli uomini sono andati a caccia di leoni.
- Gli uomini andarono a caccia di leoni.

Bütün erkekler böyle değil.

Non tutti gli uomini sono così.

Gerçek erkekler çay içerler.

I veri uomini bevono il tè.

Erkekler ve kızlar okurlar.

- I ragazzi e le ragazze leggono.
- I ragazzi e le ragazze hanno letto.
- I ragazzi e le ragazze lessero.

Erkekler önemli hissetmek istiyor.

- Gli uomini vogliono sentirsi importanti.
- Gli uomini si vogliono sentire importanti.

Onlar sadece genç erkekler.

- Sono solo dei ragazzini.
- Loro sono solo dei ragazzini.
- Sono soltanto dei ragazzini.
- Loro sono soltanto dei ragazzini.
- Sono solamente dei ragazzini.
- Loro sono solamente dei ragazzini.

Bazı erkekler takı takar.

Alcuni uomini indossano della gioielleria.

Erkekler kızlar kadar sinirliydi.

I ragazzi erano nervosi come le ragazze.

Bütün erkekler futbolu sever.

Tutti gli uomini amano il calcio.

- Kızlar değil ama erkekler korkuyordu.
- Kızlar korkmuyordu ama erkekler korkuyordu.

Le ragazze non avevano paura, ma i ragazzi sì.

- Biz, erkekler kadınları beklemeye alışığız.
- Biz erkekler kadınları beklemeye alışkınız.

Noi uomini siamo abituati ad aspettare le donne.

erkekler günümüzde daha çok kazanıyorlar

sono quasi sempre gli uomini ad avere più soldi oggi,

Bazı erkekler de şöyle düşünüyorlar,

Alcuni uomini qui potrebbero pensare:

Saygı göstermek erkekler için zordur.

È difficile per gli uomini essere deferenti.

Erkekler saniyede bin sperm üretir

Gli uomini producono mille spermatozoi al secondo

Genelde erkekler kadınlardan daha güçlüdür.

- In generale, gli uomini sono più forti delle donne.
- Generalmente, gli uomini sono più forti delle donne.

Bütün erkekler Julia'ya âşık oldular.

- Tutti i ragazzi si sono innamorati di Julia.
- Tutti i ragazzi si innamorarono di Julia.

Erkekler, genellikle, kızlardan daha uzundur.

I ragazzi, in genere, sono più alti delle ragazze.

Bazı Asyalı erkekler makyaj yaparlar.

Alcuni uomini asiatici si truccano.

Bu erkekler için bir üründür.

- Questo è un prodotto per uomini.
- Questo è un prodotto maschile.

Erkekler kontrol edemedikleri şeylerden korkarlar.

- Gli uomini temono quello che non riescono a controllare.
- Gli uomini temono ciò che non riescono a controllare.

Biz erkekler kadınları beklemeye alışkınız.

Noi uomini siamo abituati ad aspettare le donne.

Kadınlar gözlemler ve erkekler düşünür.

Le donne osservano e gli uomini pensano.

Batıdaki erkekler genellikle viski içer.

Generalmente gli uomini nei western bevono whisky.

Erkekler cinsel organlarıyla gurur duyarlar.

- Gli uomini sono fieri dei loro genitali.
- Gli uomini sono orgogliosi dei loro genitali.

Mevcut bütün erkekler smokin giyiyorlardı.

Tutti gli uomini presenti stavano indossando degli smoking.

Erkekler altın için demirle savaştılar.

Gli uomini combattono per l'oro con il ferro.

Bazı erkekler bacaklarını tıraş ederler.

Alcuni uomini si depilano le gambe.

Yani gerçek anlamıyla, dünyayı erkekler yönetiyor

Gli uomini dominano letteralmente il mondo,

Erkekler şu iki tepkiden birini veriyor.

Gli uomini hanno una di due risposte.

Fakat daha tecrübeli erkekler yolunu kesiyor.

ma maschi più esperti gli bloccano la strada.

Para sevgisi bütün erkekler için yaygındır.

- L'amore per i soldi è comune a tutti gli uomini.
- L'amore per il denaro è comune a tutti gli uomini.

Erkekler kızlara göre gürültülü ve kabadır.

- I ragazzi sono rumorosi e sgarbati con le ragazze.
- I ragazzi sono rumorosi e maleducati con le ragazze.
- I ragazzi sono rumorosi e scortesi con le ragazze.

Erkekler, kadınlar kadar iyi araba kullanmaz.

Gli uomini non guidano l'automobile bene come le donne.

Erkekler bu konuda kadınlardan daha iyidirler.

Gli uomini in questo sono migliori delle donne.

Kadınlar yalanları, erkekler yalan söylemeyi sever.

Le donne amano le bugie, gli uomini amano mentire.

Bunu erkekler yaptığında bundan nefret ederim.

Odio quando i ragazzi fanno questo.

- Erkeklerin hepsi aynıdır.
- Erkekler tamamen aynıdır.

Gli uomini sono tutti uguali.

Erkekler her zaman kadınlar hakkında konuşur.

Gli uomini parlano continuamente delle donne.

Erkekler kızlardan daha çok internet kullanmaktadır.

- I ragazzi usano Internet più delle ragazze.
- I ragazzi utilizzano Internet più delle ragazze.

Erkekler ev yapar, kadınlar yuva yapar.

Gli uomini creano le case, le donne creano i focolari.

Kadınlar kendilerini özel hissettiren erkekler gibidir.

Alle donne piacciono gli uomini che le fanno sentire speciali.

Tom diğer tüm erkekler gibi değil.

Tom non è come tutti gli altri ragazzi.

Erkekler ise yüzde 90'ında doruğa ulaşıyorlar.

Gli uomini raggiungono l'orgasmo il 90 percento delle volte.

Erkekler genellikle kadınlardan daha çok sporla ilgilenirler.

Di solito gli uomini sono interessati agli sport più delle donne.

Genel olarak, erkekler kadınlardan daha hızlı koşar.

- In generale gli uomini corrono più veloci delle donne.
- In generale gli uomini corrono più velocemente delle donne.

Ve kadınlarla erkekler arasında kesinlikle hiçbir farklılık bulamadık,

e non abbiamo trovato assolutamente alcuna differenza tra uomini e donne

Peki neden erkekler için bir hapa ihtiyaç var?

Quindi, perché il mondo ha bisogno di una pillola maschile?

Dişi, yumurtalarını bırakır bırakmaz erkekler sperm bulutları saçıyor.

Appena espelle le uova, i maschi rilasciano una nuvola di sperma.

Genel olarak, erkekler fiziksel olarak kadınlardan daha güçlüdür.

In generale, gli uomini sono fisicamente più forti delle donne.

Erkekler ve kızlar arasında büyük bir fark var.

C'è una grande differenza tra i ragazzi e le ragazze.

Japon erkekler hâlâ beyzbolu futboldan daha çok seviyor.

Gli uomini giapponesi continuano a preferire il baseball al calcio.

Erkekler, kadınların sözünü erkeklerinkine kıyasla iki kat daha fazla keser.

Gli uomini interrompono le donne il doppio di quanto fanno con altri uomini.

Yaşlı erkekler sadece boğayı vurmak için sokak köşesinde buluşmayı severler.

Ai vecchietti piace incontrarsi agli angoli delle strade solo per chiacchierare del più e del meno.

Bu, kadınların da erkekler kadar orgazm olduğundan emin olmakla alakalı değil.

Non si tratta di assicurarsi che le donne abbiano tanti orgasmi quanti gli uomini.

Japonya'da istihdam imkanları kadınlar için erkekler için olduğundan önemli ölçüde düşüktür.

In Giappone, le opportunità di lavoro sono notevolmente inferiori per le donne che per gli uomini.

Gerçek erkekler aerobik yapmak için değil, ağırlık çalışmak için spor salonuna giderler.

Gli uomini veri vanno in palestra per pompare il ferro, non per fare aerobica.

Kadınların erkeklerden daha iyi olduğunu sanmıyorum, fakat sanırım erkekler kadınlardan daha kötü.

Non considero le donne migliori degli uomini, ma penso veramente che gli uomini siano peggio delle donne.

Erkekler ve kadınlar arasında arkadaşlık olamaz. Tutku, düşmanlık, aşk, aşırı sevgi olabilir ama dostluk asla.

Tra uomini e donne non è possibile che ci sia amicizia. C'è passione, ostilità, adorazione e amore ma nessuna amicizia.