Translation of "Giymeyi" in German

- Tunik giymeyi seviyorum.
- Tunik giymeyi severim.

Ich trage gerne eine Tunika.

- Başka birinin elbiselerini giymeyi sevmem.
- Başkasının elbiselerini giymeyi sevmem.

Ich trage nicht gerne die Sachen von anderen Leuten.

Koyu renk giymeyi sever.

Sie trägt gerne dunkle Farben.

Eski elbiseleri giymeyi seviyorum.

Ich trage gerne alte Kleider.

- Umarım onu partide giymeyi düşünmüyorsundur.
- Umarım onu partide giymeyi düşünmüyorsunuzdur.

Ich hoffe, du hast nicht vor, das zu der Feier anzuziehen.

- Sıcak çorap giymeyi hatırladın mı?
- Sıcak çorap giymeyi unutmadın mı?

Hast du daran gedacht, warme Socken anzuziehen?

Tom dar pantolon giymeyi sever.

Tom trägt gerne engsitzende Hosen.

Tom koyu renkleri giymeyi seviyor.

Tom trägt gerne dunkle Farben.

Onlar parlak renkler giymeyi severler.

Sie tragen gerne helle Farben.

Tom bol giysiler giymeyi seviyor.

Tom trägt gerne locker sitzende Kleidung.

Küçük kız ayakkabı giymeyi sevmez.

Das kleine Mädchen trägt nicht gerne Schuhe.

Tom parlak renkli turuncu pantolon giymeyi seviyor.

Tom trägt gerne knallbunte orangene Hosen.

Umarım bu elbiseyi parti için giymeyi planlamıyorsun.

Ich hoffe, du hast nicht vor, das Kleid zu der Feier zu tragen.

Tom sandalları ile beyaz çorap giymeyi seviyor.

Tom trägt zu seinen Sandalen gerne weiße Socken.

Dudak parlatıcımı sürmeyi ve eteğimi giymeyi gerçekten istiyordum

Ich wollte meinen glänzenden Lipgloss und meinen femininen Rock tragen,

Kendini daha zayıf gösterdiğini düşündüğü için Tom siyah giymeyi seviyor.

Tom trägt gerne schwarz, weil er glaubt, dass er dann dünner aussieht.