Translation of "Elle" in German

0.013 sec.

Examples of using "Elle" in a sentence and their german translations:

Taslak elle yazılmıştı.

Das Manuskript wurde handschriftlich verfasst.

Elle kumanda et.

Schalte auf Handbetrieb um.

Kartal, elle beslenmeliydi.

Der Adler musste von Hand gefüttert werden.

Mektup elle yazılmıştı.

Der Brief war handgeschrieben.

Topu bir elle yakaladım.

Ich fing den Ball mit einer Hand.

Bu kazak elle yapıldı.

Dieser Pullover ist Handarbeit.

Bu tabaklar elle boyanmıştır.

Diese Teller sind handbemalt.

Elle yazı eklemeye gerek duymayacağım.

Ich werde keine Texte manuell hinzufügen müssen.

Sütyenlerimi her zaman elle yıkarım.

- Meine BHs wasche ich immer von Hand.
- Ich wasche meine BHs immer mit der Hand.

Tom topu tek elle yakalayamadı.

Tom war nicht in der Lage, den Ball mit einer Hand zu fangen.

İşin çoğu elle yapılmak zorunda.

Die Arbeit muss überwiegend per Hand geschehen.

Tom tek elle topu yakaladı.

Tom fing den Ball mit einer Hand.

Eski madenciler bu tünelleri elle kazmışlar.

Die Minenarbeiter haben diese Tunnel manuell gegraben.

Kız ağır kutuyu tek elle kaldırdı.

Das Mädchen hob die schwere Schachtel mit einer Hand hoch.

O zamanlar, tüm hesaplamalar elle yapıldı.

Damals wurde noch von Hand gerechnet.

Tırpanlar elle çim biçmek için kullanılırlar.

Sensen dienen zum Rasenmähen per Hand.

Fırsatı her iki elle de değerlendirmelisin.

Man muss die Gelegenheit beim Schopf ergreifen.

Ben mektupları hala elle yazmayı tercih ediyorum.

- Ich ziehe es immer noch vor, Briefe mit der Hand zu schreiben.
- Ich schreibe Briefe immer noch bevorzugt mit der Hand.

Çamaşırları elle yıkamak zor ve zaman alıcıdır.

Die Wäsche von Hand zu waschen ist anstrengend und zeitaufwendig.

Eski Türklerde su içerken kafayı böyle elle desteklemek

Unterstützung des Kopfes von Hand beim Trinken von Wasser in alten Türken

Tom Mary'nin sessiz olması için elle işaret etti.

Tom bedeutete Maria, still zu sein.

Ne yazık ki, bu sadece elle yapılan çalışmaydı.

Leider war es nur eine manuelle Tätigkeit.

- Bunu elle mi diktin?
- Bunu elinle mi diktin?

- Hast du dies von Hand genäht?
- Haben Sie das von Hand genäht?

Ben öğrenciyken, solak çocuklar okulda sağ elle yazmaya zorlanıyorlardı.

Als ich zur Schule ging, wurden linkshändige Kinder gezwungen, mit rechts zu schreiben.

Telefon ve laptop bataryalarında kullanılan kobaltın bir kısmı Kongo'da elle aranarak bulunur.

Das Kobalt, das in Telefon- und Laptopbatterien zum Einsatz kommt, wird zum Teil im Kongo mit der Hand ausgegraben.