Translation of "Bırakmıyor" in German

Şikâyet etmeyi bırakmıyor.

Er beschwert sich die ganze Zeit.

Bu şüpheye yer bırakmıyor.

Das lässt keinen Raum für Zweifel.

Reytinglere baktığımızda zirveyi hiç bırakmıyor

Wenn wir uns die Bewertungen ansehen, verlässt es nie den Gipfel

- Kardeşim beni rahatsız ediyor!
- Kardeşim beni rahat bırakmıyor!

Mein Bruder ärgert mich!

O beni aramayı ve bana mesajlar göndermeyi bırakmıyor.

Sie hört nicht auf, mich anzurufen und mir Nachrichten zu schicken.