Translation of "Tahtadan" in French

0.003 sec.

Examples of using "Tahtadan" in a sentence and their french translations:

Tahtadan yapılmadı.

Ce n'était pas fait de bois.

- Oyuncakların hepsi tahtadan yapılmış.
- Bütün oyuncaklar tahtadan.

Les jouets sont tous en bois.

Kutu tahtadan yapılmıştır.

La boîte est en bois.

Sandalyeler tahtadan yapılmış.

Les chaises sont faites de bois.

Sandalye tahtadan yapılmış.

Cette chaise est en bois.

Kırık bir tahtadan yontulduk,

Fabriqués à partir de bois tordu,

Oyuncakların hepsi tahtadan yapılmış.

Tous les jouets sont faits en bois.

- Sandalyeler ahşaptan yapılmıştır.
- Sandalyeler tahtadan yapılmış.

Les chaises sont faites de bois.

Bana tahtadan bir oyuncak bebek oydu.

Il m'a sculpté une poupée de bois.

"Nasıl buldun dostum?" dedi Tom gülümseyerek, "vezirimle seni mat etmemi?" Maria önce şok oldu, bu gözünden kaçmazdı. Kısa bir süre sonra gülümseyip "Peki atımla vezirini almama ne dersin?" diye yanıtladı ve atıyla hamlesini yapıp veziri tahtadan attı.

« Comment as-tu aimé ça, chère amie, » dit Tom avec un sourire, « cet échec et mat que je t'ai offert avec ma dame ? » Marie a été choquée au début. Avais-je manqué de voir quelque chose ? Mais alors elle a souri aussi et a répondu : « Eh bien, que penseriez-vous si je capturais votre dame avec mon cavalier ? » Et après avoir déplacé le cavalier, elle a retiré la dame du plateau.