Translation of "Kaçırdı" in French

0.012 sec.

Examples of using "Kaçırdı" in a sentence and their french translations:

Anlaşmayı kaçırdı.

Il a sabordé le contrat.

Bakışını kaçırdı.

- Il évita son regard.
- Il a évité son regard.

O, fırsatı kaçırdı.

Elle a loupé le coche.

O, uçuşunu kaçırdı.

- Elle a loupé son vol.
- Elle loupa son vol.

O, uçağını kaçırdı.

- Il a loupé son vol.
- Il loupa son vol.
- Il a raté son vol.

O bakışlarını kaçırdı.

- Elle détourna le regard.
- Elle a détourné le regard.

O, şansını kaçırdı.

Elle a loupé l'occasion.

O treni kaçırdı.

Elle a raté le train.

Tom otobüsü kaçırdı.

Tom a raté le bus.

Tom onu kaçırdı.

Ça manquait à Tom.

Tom, Mary'yi kaçırdı.

Tom kidnappa Mary.

Tom treni kaçırdı.

Tom a raté le train.

O, dersi kaçırdı.

Il a manqué la classe.

O, kediyi korkutup kaçırdı.

Elle a effrayé le chat, qui s'est enfuit.

Belki de treni kaçırdı.

Peut-être a-t-il manqué le train.

O, sırrı ağzından kaçırdı.

Elle a divulgué le secret.

O son treni kaçırdı.

Il a raté le dernier train.

Son teslim tarihini kaçırdı.

- Elle a manqué la date limite.
- Elle a raté la date limite.
- Elle a loupé la date limite.

Önemli bir randevuyu kaçırdı.

- Il a loupé un rendez-vous important.
- Il a raté un rendez-vous important.

O, 8.30 trenini kaçırdı.

Il a raté le train de 8h30.

Tom muhtemelen trenini kaçırdı.

Tom rata probablement son train.

Bir dakika ile treni kaçırdı.

- Il a manqué le train d'une minute.
- Il manqua le train à une minute près.

O son teslim tarihini kaçırdı.

- Il a manqué la date limite.
- Il a raté la date limite.
- Il a loupé la date limite.

Tom kıl payı treni kaçırdı.

Tom vient de rater son train.

- Ok hedefini kaçırdı.
- Ok hedefini ıskaladı.
- Ok, hedefini kaçırdı.
- Ok, hedefini vuramadı.

La flèche a manqué sa cible.

Halen gelmedi. Belki de treni kaçırdı.

Il n'est pas encore venu. Peut-être a-t-il manqué le train.

- Onlar beni kaçırdı.
- Onlar beni kaçırdılar.

- Ils m'ont enlevé.
- Elles m'ont enlevé.
- Ils m'ont enlevée.
- Elles m'ont enlevée.

Tom uyuyakaldı ve filmin sonunu kaçırdı.

- Tom s'est endormi et a raté la fin du film.
- Tom s'endormit et manqua la fin du film.

- Ok hedefini kaçırdı.
- Ok hedefini ıskaladı.

La flèche a manqué sa cible.

- Tom keçileri kaçırdı.
- Tom kafayı sıyırdı.

Tom est devenu dingue.

Kardeşim geç kalktığı için treni kaçırdı.

Mon frère a raté le train, parce qu'il s'est levé trop tard.

Öğretmenimiz listedeki adını sık sık gözden kaçırdı.

Notre instituteur sautait souvent son nom sur la liste.

. Ney'in birliği Austerlitz Savaşı'nı kaçırdı, ancak ertesi yıl

Le corps de Ney a raté la bataille d'Austerlitz, mais était en action contre les Prussiens l'

Tom çok fazla konuştu ve sırrı ağzından kaçırdı.

Tome parla trop et laissa échapper le secret.

Tom istasyona çok geç geldi bu yüzden treni kaçırdı.

Tom est arrivé à la gare trop tard donc il a raté le train.

Kendisini Beatles dinlemeye öylesine kaptırmıştı ki onunla olan randevusunu kaçırdı.

Elle écoutait les Beatles et s'est tellement laissée emporter qu'elle a manqué son rendez-vous amoureux avec lui.

Varşova'yı savunmak için geri çekildi ve Eylau ve Friedland'ın büyük savaşlarını kaçırdı.

pour défendre Varsovie et manqua les grandes batailles d'Eylau et de Friedland.

Yaralar ve ateş, onu Varşova'da iyileşmeye zorladı ve bu nedenle Eylau Savaşı'nı kaçırdı.

Des blessures et de la fièvre l'ont alors forcé à se remettre en convalescence à Varsovie, et à rater ainsi la bataille d'Eylau.