Translation of "Muhteşem" in Finnish

Muhteşem.

- Hämmästyttävää.
- Ihmeellistä.

Muhteşem!

- Hienoa!
- Fantastista!

Muhteşem görünüyorsun.

Näytät upealta.

Oh! Muhteşem!

Oi! Upeaa!

Muhteşem bir manzara!

Mahtavat maisemat.

Planın muhteşem görünüyor.

Suunnitelmasi kuulostaa hienolta.

Gerçekten muhteşem görünüyorsun.

Näytät todella upealta.

Bu muhteşem bir fikir.

- Onpa upea ajatus!
- Upea idea!
- Mahtava idea!
- Mahtava ajatus!
- Onpa mahtava ajatus!

Bu gerçekten muhteşem havadır.

Tämä on todella hieno sää.

Görme yeteneğim muhteşem olmasına rağmen.

vaikka näköni onkin täydellinen.

Son derece muhteşem bir hayvan.

Ne ovat ihmeellisen mahtavia eläimiä.

-Senin gibiler de... -Muhteşem Uruguay!

Kaltaisesi öykkärit...

Hayatı sevmenin en muhteşem yolu bu.

lähes 80-vuotisen elämäni aikana.

Kayalığın üzerine çıktık. Muhteşem bir manzara.

Pääsimme kallion laelle. Upea maisema.

Altamira Mağarası muhteşem Paleolitik resimleriyle ünlüdür.

Altamiran luola on kuuluisa upeista paleoliittisista maalauksistaan.

Şu anda muhteşem İsviçre Alpleri'nin üzerinde uçuyorum!

Lennämme Sveitsin upeiden Alppien yllä.

Tamam, kalanını cebimde tutacağım. Muhteşem bir keşif!

Laitan loput taskuuni. Hyvä löytö.

Tom ekranda ne oynarsa oynasın, muhteşem görünüyor.

Mitä tahansa Tom näytteleekään valkokankaalla, hän näyttää suurenmoiselta.

Onun muhteşem konuşması domuzun önündeki inci gibiydi.

Hänen vaikuttava puheensa oli kuin helmiä sioille.

Oldukça muhteşem ama burada önemli bir görevimiz var.

Erinomaiset maisemat, mutta vastassamme tärkeä tehtävä.

- Muhteşem bir fikrim var.
- Müthiş bir fikrim var.

Minulla on loistava idea.

Bunun sonunda muhteşem bir etkileşim ve derin bir güven oluşabilirdi

Siitä olisi voinut syntyä uskomaton vuorovaikutus,

- Çamaşır makinesi harika bir icattır.
- Çamaşır makinesi muhteşem bir icat.

Pyykkikone on mahtava keksintö.

- O muhteşem görünüyor.
- O harika görünüyor.
- O, kulağa harika geliyor.

Sepä kuulostaa hyvältä.

- Tom'un muhteşem bir fikri vardı.
- Tom'un müthiş bir fikri vardı.

Tomilla oli loistava ajatus.

- Bu muhteşem katedral Orta Çağ'a dayanır.
- Bu görkemli katedral Ortaçağ'dan kalma.
- Bu görkemli katedralin yapılış tarihi, Orta Çağ'a kadar uzanıyor.

Tämä mahtava katedraali rakennettiin keskiajalla.