Translation of "çıkacak" in Finnish

Yavrular ilk defa yuvalarından çıkacak.

Tämä on pentujen ensikerta pesän ulkopuolella.

Biletler önümüzdeki pazartesi satışa çıkacak.

Lippujen myynti alkaa maanantaina.

Ve böylece çok fazla duman çıkacak

Tästä tulee paljon savua.

Sırtlanlar ve parslar yakında ava çıkacak.

Hyeenat ja leopardit lähtevät kohta metsälle.

Toplaşarak, dondurucu soğuklardan sağ çıkacak ısıyı koruyabiliyorlar.

Yhteen käpertyminen luo lämpöä jäätävästä lämpötilasta selviytymiseen.

Ne yazık ki Tom ortaya çıkacak ve partimi mahvedecek.

Pelkään, että Tom ilmestyy paikalle ja pilaa juhlani.

- Bu gece yemeğe dışarı çıkacak mıyız?
- Bu gece dışarıda mı yemek yiyeceğiz?

Menemmekö me ulos syömään tänä iltana?