Translation of "Yaralanmıştı" in English

0.003 sec.

Examples of using "Yaralanmıştı" in a sentence and their english translations:

O, yaralanmıştı.

She was wounded.

Trafik kazasında yaralanmıştı.

He was hurt in a traffic accident.

Tom kötü şekilde yaralanmıştı.

Tom was badly wounded.

Bir adam daha yaralanmıştı.

Another man was wounded.

Kolları ve karnı kötü yaralanmıştı.

Her arms and stomach were hurting badly.

Küçük bir geyik yavrusu yaralanmıştı

A little fawn was injured,

Köpek bir ayı tarafından yaralanmıştı.

The dog was injured by the bear.

Asker bacağından yaralanmıştı ve hareket edemiyordu.

The soldier was wounded in the leg and couldn't move.

Her iki tarafta da binlercesi yaralanmıştı.

Many thousands on both sides had been wounded.

- Yolculardan birkaçı ağır yaralanmıştı.
- Yolcuların birkaçı ağır yaralıydı.

A few of the passengers were seriously injured.

Hastanede bir sürü hasta gördüm, onlardan bazıları kötü şekilde yaralanmıştı.

I saw many patients at the hospital, some of whom were badly injured.

- Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı.
- Bir trafik kazasında ciddi şekilde yaralandı.

He was seriously injured in a traffic accident.