Translation of "Yanığı" in English

0.003 sec.

Examples of using "Yanığı" in a sentence and their english translations:

Güneş yanığı oldum.

I got a sunburn.

Tom güneş yanığı oldu.

Tom got sunburned.

Güneş yanığı deriyi tahriş eder.

Sunburn irritates the skin.

Erkek kedimin bir güneş yanığı var.

My tomcat has a sunburn.

Senin ciddi bir güneş yanığı sorunun var.

You have a serious case of sunburn.

Güneş yanığı için herhangi bir ilacın var mı?

Do you have any medicine for sunburn?

Christine tüm gün gölgede kaldı, çünkü güneş yanığı olmak istemiyordu.

Christine stayed in the shade all day, because she didn't want to get a sunburn.

Tom bütün gün güneşte kaldıktan sonra, burnunda güneş yanığı vardı.

After all day in the sun, Tom had a sunburned nose.

Güneş kremi sürmeden güneşte çok fazla zaman harcarsan güneş yanığı olursun.

If you spend too much time in the sun without putting on sunscreen, you are likely to get a sunburn.