Translation of "Yüzlerini" in English

0.006 sec.

Examples of using "Yüzlerini" in a sentence and their english translations:

- Yüzlerini sakladılar.
- Yüzlerini gizlediler.

They hid their faces.

Yüzlerini yıkamalılar.

They should wash their faces.

Yüzlerini görmedim.

I didn't see their faces.

Yüzlerini yıkadılar.

They washed their faces.

- Tom yüzlerini seçememiş.
- Tom yüzlerini göremedi.

Tom couldn't make out their faces.

Yüzlerini gördün mü?

Did you see their faces?

Onların yüzlerini görmeliydin.

- You should've seen their faces.
- You should have seen their faces.

Onların yüzlerini görmek için sabırsızlanıyorum.

I can't wait to see their faces.

Tom'un köpeği insanların yüzlerini yalamayı seviyor.

Tom's dog likes to lick people's faces.

Bütün çocuklar yüzlerini boyatmak için sıraya girdiler.

All the kids lined up to have their faces painted.

Sam'la Yafet bir giysi alıp omuzlarına attılar, geri geri yürüyerek çıplak babalarını örttüler. Çıplak babalarını görmemek için yüzlerini öbür yana çevirdiler.

But Shem and Japheth put a cloak upon their shoulders, and going backward, covered the nakedness of their father: and their faces were turned away, and they saw not their father's nakedness.