Translation of "Seviyor" in Arabic

O,onu seviyor. O da onu seviyor.

هو يحبها و هي أيضا تحبه.

Tom Mary'yi seviyor ama Mary John'ı seviyor.

توم يحب ماري، ولكنها تحب جون.

Karıncalar bunu seviyor

النمل يحب ذلك

Peter Jane'i seviyor.

بيتر يحب جين.

O avlamayı seviyor.

هو يحب الصيد.

Babam annemi seviyor.

أبي يحب أمي.

Babam bizi seviyor.

والدي يحبنا

Beni seviyor musun?

- أتحبني؟
- هل تحبني؟

O, ayinleri seviyor.

هو يحبّ الطّقوس.

Onu seviyor musun?

هل تحبه ؟ / هل تحبينه ؟

Tenisi seviyor musun?

- هل تحب كرة المضرب؟
- هل تحب لعب التنس؟

Babam, pizza seviyor

أبي يحب البيتزا.

O onu seviyor.

- إنه يحبها.
- يحبها.
- هو يحبها

O Tom'u seviyor.

- إنها تحب توم.
- إنها تعشق توم.
- هي تحب توم

TV izlemeyi seviyor.

إنه يحب مشاهدة التلفاز.

Fransızcayı seviyor musun?

هل تحب الفرنسية؟

O dondurma seviyor.

إنها تحب المثلجات .

İnsanlar beni seviyor.

الناس يحبونني.

Tom çıkmayı seviyor.

توم يحب الخروج

Anneni seviyor musun?

‫هل تحب أمك؟‬‎

O portakalları seviyor.

تحب البرتقال.

Tom ailesini seviyor.

توم يحب عائلته

O seni çok seviyor.

- هو يحبك كثيرًا.
- هو يحبكِ كثيرًا.
- هو يحبكم كثيرًا.

O, futbolu çok seviyor.

هو مجنون بشأن كره القدم

Beni gerçekten seviyor musun?

- أتحبني بحق؟
- أتحبينني بحق؟

Onu hâlâ seviyor musun?

أمازلتِ تُحبّينه؟

Belki Tom seni seviyor.

ربما توم يحبك.

O seni seviyor olmalı.

لا بد أنه يحبك.

O okulunu çok seviyor.

إنها تحب مدرستها كثيراً.

Kızım yumurta sarısını seviyor.

ابنتي تحب صفار البيض.

O balık tutmayı seviyor.

- إنه يحب الصيد.
- إنه يحب صيد الأسماك.

Sanırım Tom beni seviyor.

- أظن بأن توم يحبني.
- أظن بأن توم معجب بي.

Erkek kardeşim müzik seviyor.

أخي يحب الموسيقى.

O, o gitarı seviyor.

أعجبته تلك القيثارة.

Tom seni gerçekten seviyor.

توم يحبك

Tom, bürokrasiyi çok seviyor.

توم يحب البيروقراطية كثيرا.

Birbirinizi çok seviyor musunuz?

- هل تحبان بعضكما البعض بشدة؟
- هل تحبان بعضكما كثيرًا؟

Ted, karısı Elizabeth'i seviyor.

تد يحب زوجته إلزبيث.

Tom yolculuk etmeyi seviyor.

يحب توم السفر

Fadıl hala Dania'yı seviyor.

لا يزال فاضل يحبّ دانية.

Tom seyahat etmeyi seviyor.

يحب توم السفر

Toplumumuz mafyaları çok seviyor nedense

مجتمعنا يحب المافيا لسبب ما

O, hayvanları seviyor, biliyor musun?

لعلمك، إنها تحب الحيوانات.

O yaz aylarında yüzmeyi seviyor.

إنها تحب السباحة في الصيف.

Tanıdığım adamların hepsi arabaları seviyor!

جميع الرجال الذين اعرفهم يحبون السيارات

Benim çocuklarım hayvanları gerçekten seviyor.

أولادي يحبون الحيوانات كثيراً.

Mary moda ve makyajı seviyor.

تحبّ ماري التزيين والموضة.

Sen de onu seviyor musun?

و هل تحببنه أنتن؟

O ölçüde birbirinizi seviyor musunuz?

هل تحبان بعضكما بعضاً إلى ذلك الحد؟

Tom sadece ananaslı kek seviyor.

يحب توم كعكة الأناناس المقلوبة كثيرا.

Sami anne ve babasını seviyor.

- سامي يحبّ وادليه.
- سامي يحبّ أبويه.

Boone Smith parsların zihniyetini incelemeyi seviyor.

‫يود "بوون سميث" أن يدخل إلى عقل الفهود.‬

Işte karıncalar bu salgıyı çek seviyor

هنا يحب النمل سحب هذا التفشي

O ve onun arkadaşları müziği seviyor.

هي و أصدقاءها يحبون الموسيقى.

Birbirinizi bu kadar çok seviyor musunuz?

هل تحبان بعضكما بعضاً إلى ذلك الحد؟

O, Wikipedia için makale yazmayı seviyor.

هو يحب أن يكتب مقالات على ويكيبيديا

Çünkü o, dar gelirli insanlarla çalışmayı seviyor.

يحبّ العمل مع الأكثر فقراً.

Kız kardeşin, TV'de sumo güreşi izlemeyi seviyor.

أختك تحب مشاهدة مبارزة السومو على التلفاز.

Müziği başka bir şeyden daha çok seviyor.

تحب الموسيقى أكثر من أي شيء آخر.

Ben onu seviyorum ve o beni seviyor.

أحبها و تحبني.

O bir çayın içine simit daldırmayı seviyor.

هي تحب ان تغمس الدونات بالشاي.

Tom neredeyse her şeyi kendisi yapmayı seviyor.

غالبًا يُفضل توم عمل الأشياء بنفسه

Bir meslektaşım ve danışanlarım Rosenberg ayarı demeyi seviyor.

يسميها زملائي ومراجعيني بمودة معادلة (روزينبيرغ) لإعادة الضبط

- Lucy tenis oynamayı seviyor.
- Lucy tenis oynamayı sever.

تحب لوسي لعب التنس.

- Toshio, Sachiko'yu seviyor mu?
- Toshio, Sachiko'dan hoşlanıyor mu?

- أيحب توشيو ساتشيكو؟
- هل يحب توشيو ساتشيكو؟
- هل توشيو يحب ساتشيكو؟

Tom her yıl doğum gününde buraya gelmeyi seviyor.

يحب توم أن يأتي إلى هنا كل سنة في يوم ميلاده.

- Mary TV izlemeyi seviyor.
- Mary TV izlemeyi sever.

تحب ماري مشاهدة التلفاز.

- Tom satranç oynamayı sever.
- Tom satranç oynamayı seviyor.

توم يحب لعب الشطرنج

- Tom yemek pişirmeyi seviyor.
- Tom yemek pişirmeyi sever.

آمل أن يسير كل شيء على ما يرام

Bir kadın seviyor ve onunla evleniyor babası istememesine rağmen

المرأة تحبها وتتزوجها رغم أن والدها لا يريدها

- Linda çikolata seviyor.
- Linda çikolataya bayılır.
- Linda çikolata sever.

لندا تحب الشوكولاتة.

- Müziği sever misin?
- Müzik seviyor musunuz?
- Müzik sever misin?

أتحب الموسيقى؟