Translation of "Televizyondaki" in English

Televizyondaki programı izlemeliydin.

- You should have seen the program on TV.
- You should've seen the program on TV.

Televizyondaki maçı gördüm.

I saw the match on television.

televizyondaki sevdiğim güreşçiler olurdum.

pretending to be my favorite wrestlers from TV.

Ben şimdi televizyondaki haberleri izleyeceğim.

I'll now watch the news on TV.

Herkes bodrumda televizyondaki maçı izliyor.

Everybody is in the basement watching the game on TV.

Televizyondaki futbol maçını izledin mi?

Did you watch the soccer game on television?

Dün gece televizyondaki sen miydin?

Was that you on TV last night?

Dün gece televizyondaki yarışma programını beğendik.

We enjoyed the quiz show on television last night.

Televizyondaki tüm siyasi tartışmaları takip ederim.

I follow all the political debates on TV.

Sami, televizyondaki her sağlık programını izledi.

Sami has seen every medical show on TV.

Dün gece televizyondaki kovboy filmini izledin mi?

- Did you see the cowboy film on TV last night?
- Did you see the cowboy movie on TV last night?

Ya da gazetedeki ve ya televizyondaki işine son veriyorlar

Or they end their job in the newspaper or on television