Translation of "Sınavdan" in English

Sınavdan korkuyorum.

I'm dreading the exam.

Sınavdan kaldı.

He failed in the examination.

Sınavdan hangi dereceyi aldın?

What grade did you get on the test?

Bu sınavdan geçeceğimi sanmıyorum.

- I don't think I'll pass this exam.
- I don't think that I'll pass this exam.

Öğretmen beni sınavdan muaf tuttu.

The teacher excused me from the examination.

Sınavdan sonra, verdiğimiz cevapları karşılaştırdık.

After the exam we compared the answers we'd written.

Sınavdan sonra her şeyi unuttum.

After the exam, I forgot everything.

Sınavdan kaldı çünkü yeterince çalışmamıştı.

He failed the exam because he had not studied enough.

Sınavdan başarısız olursan ne yapacaksın?

What will you do if you fail the exam?

Tom sınavdan yüksek not aldı.

- Tom passed the exam with flying colors.
- Tom passed the test with flying colors.

İyi hazırlanmadığın takdirde sınavdan geçemeyeceksin.

You won't pass the exam if you don't prepare well.

Tom sınavdan tam puan aldı.

Tom aced the exam.

Tom sınavdan yüksek not alarak geçti.

- Tom passed with flying colors.
- Tom passed with flying colours.

Öğrenci kitabı sınavdan önceki gece okudu.

The student read the book the night before the exam.

Kim önce sorunu çözerse, sınavdan kurtulur.

Whoever first solves the problem, he is freed from the exam.

Sami bu sınavdan A almak istiyordu.

Sami wanted to get an A on this paper.

Yardımı olmamış olsaydı sınavdan asla geçemezdim.

If it hadn't been for her help, I would never have passed the exam.

Sınavdan önce kalan sadece bir hafta var.

There is only a week left before the examination.

- Sınıfımızdaki herkes testi geçti.
- Sınıfımızdaki herkes sınavdan geçti.

Everyone in our class passed the test.

- Tom sınavdan tam puan aldı.
- Tom testte full çekti.

Tom aced the test.

Üniversitedeyken bir sınavdan önce her zaman gecenin çoğunda ders çalışırdım.

When I was in college, I always studied most of the night just before a test.

- Umarım Tom sınavı geçer.
- Umarım Tom sınavdan geçer not alır.

- I hope that Tom passes the exam.
- I hope Tom passes the exam.

Tom'un büyük bir sınavdan önce her zaman gece uyuma sorunu var.

Tom always has trouble sleeping the night before a big exam.

- Sınavı geçtiğimi sanmıyorum.
- Sınavdan geçer not aldığımı sanmıyorum.
- Testi geçtiğimi sanmıyorum.

- I don't think I passed the test.
- I don't think that I passed the test.

- Tom da ben de sınavdan kırık not aldık.
- Hem Tom hem de ben sınavdan zayıf not aldık.
- Tom ve ben, ikimiz de sınavı geçemedik.

- Tom and I both failed the exam.
- Both Tom and I failed the exam.

Bir üniversite öğrencisi iken her zaman bir sınavdan önce bütün gece çalışırdım.

When I was a university student, I always pulled an all-nighter before a test.

- O bir testi geçti ama diğerinde başarısız oldu.
- Bir sınavı geçti ama diğerinden kaldı.
- Bir sınavdan iyi, diğerinden kötü not aldı.

He passed one test, but failed the other.