Translation of "Mantar" in English

Mantar çıkmadı.

The cork would not come out.

O bir mantar.

It's a fungus.

Bu mantar nedir?

- What is this mushroom?
- What kind of mushroom is it?

Bu mantar zehirli.

This mushroom is poisonous.

Hiç mantar kızarttın mı?

Have you ever fried mushrooms?

Biraz daha mantar istiyorum.

I'd like some more mushrooms.

Mantar zehirlenmesinin belirtileri nelerdir?

What are the symptoms of mushroom poisoning?

Bu mantar çıkmayı reddediyor.

This cork refuses to come out.

Mario mantar yediğinde büyüyor.

Mario grows bigger when he eats a mushroom.

Bu mantar yenilebilir değildir.

This mushroom is not edible.

Bu aralar mantar sezonudur.

Mushrooms are in season now.

Bu zehirli bir mantar.

This is a poisonous mushroom.

Mantar size sadece yol gösterir.

The mushroom just shows them the key.

Bir "shiitake" bir mantar türüdür.

A "shiitake" is a type of mushroom.

Ben hiç zehirli mantar yemedim!

I have not eaten any poisonous mushrooms!

Koyu, kremalı mantar çorbası severim.

I love thick, creamy mushroom soup.

Mantar yedikten sonra neredeyse ölüyordu.

He nearly died after eating mushrooms.

- Mantar şu an mevsiminde; o yüzden ucuz.
- Şimdi mantar mevsimi, bu yüzden ucuz.

Mushrooms are in season now, so they are cheap.

Bu mantar bizim bilmediğimiz neyi biliyor?

What does this mushroom know that we don't?

Yağmurdan sonra ormanda birçok mantar yetişir.

After the rain, many mushrooms grow in the forest.

Bu mantar yemek için iyi değil.

- This mushroom is not good to eat.
- This mushroom isn't good to eat.

Kız mantar aramak için ormana gitti.

The girl went into the forest to look for mushrooms.

Bir sepet dolusu mantar hasat etti.

He harvested a basketful of mushrooms.

Yabani mantar yemek tehlikeli değil mi?

Isn't it dangerous to eat wild mushrooms?

Bu madde sihirli mantar olarak da biliniyor.

also known as magic mushrooms.

Ben bu öğleden sonra ormanda mantar toplayacağım.

I'm going to gather mushrooms in the forest this afternoon.

Sonuç olarak sihirli mantar depresyonu ortadan kaldırabilir mi?

So, can magic mushrooms unlock depression?

O şarabın içinde küçük bir mantar olduğuna inanıyorum.

I believe there's a little cork in that wine.

Çocuklar mantar arıyorlar ve onları eve geri getiriyorlar.

The children are looking for mushrooms and bringing them back to the house.

Tom ve Maria, mantar toplamak için ormana gittiler.

Tom and Mary went into the forest to collect mushrooms.

Tom, Mary'ye asla yabani bir mantar yemeyeceğini söyledi.

Tom told Mary he'd never eat any wild mushroom.

Ne tür mantar olduğunu bilmiyorsan onu almasan iyi olur.

- If you don't know what kind of mushroom it is, better not take it.
- If you don't know what kind of mushroom it is, it's better not to take it.

Herhangi bir mantar yenilebilir fakat bazıları sadece bir kez.

Any mushroom can be eaten, but some only once.

Mars'ta Manyetik alanlar, onun güney yarımküresinde mantar gibi türemiştir.

Magnetic fields on Mars sprout like mushrooms in its southern hemisphere.

Onun ne tür mantar olduğunu bilmiyorsan almasan iyi olur.

If you don't know what kind of mushroom it is, better not take it.

Hava güzel olursa, onlar mantar toplamak için ormana gidecek.

They will go to the woods to pick mushrooms, weather permitting.

Eğer hava izin verirse, onlar gidecekler ve ormanda mantar toplayacaklar.

If the weather permits, they will go and pick mushrooms in the woods.

Tom'un akşam yemeği için kuzu pirzola, patates ve mantar çorbası vardı.

Tom had lamb chops, potatoes and mushroom soup for dinner.

"Bakın! Bir kırmızı beyaz mantar! Çok lezzetli görünüyor!" "Hayır, onu yeme. O zehirli."

"Look! A red and white mushroom! It looks so tasty!" "No, don't eat it. It's poisonous."

Eva, Romer'in ofisine çıkan merdivenlere tırmandı, merdiven boşluğundaki karmaşık kokuyu analiz etmeye çalıştı - mantar ve kurum, eski birikmiş toz ve küf arasında bir karışım olduğuna karar verdi.

Eva climbed the stairs to Romer's office, trying to analyse the complex smell in the stairwell - a cross between mushrooms and soot, ancient stour and mildew, she decided.