Translation of "Kukla" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kukla" in a sentence and their english translations:

Kutuda bir kukla var.

There's a puppet in the box.

Avustralya bir kukla devlet.

Australia is a puppet state.

"h" bir kukla değişkendir.

"h" is a dummy variable.

Tom sadece bir kukla.

Tom is just a puppet.

Bu şirket bir siyasi kukla.

This corporation is a political puppet.

Bu kukla benim tek arkadaşım.

This puppet is my only friend.

Bir kukla manipüle edildiğini bilmiyor.

A puppet doesn't know that it is being manipulated.

Hiç kukla gösterisi izlediniz mi?

Have you ever seen a puppet show?

Kendime güzel bir ahşap kukla yapmayı düşündüm.

I thought of making myself a beautiful wooden marionette.

Kukla, elbiselerini çıkardı ve kurumaları için onları kumun üzerine serdi.

The marionette took off his clothes and laid them on the sand to dry.

Düşman ele geçirdiği bölgede kukla bir garnizon devlet kurmaya çalışıyor.

The enemy is trying to establish a puppet garrison state in the territory they occupied.

- Ben senin bir kukla olduğunu sanıyordum.
- Ben senin bir aptal olduğunu düşünüyordum.

I thought you were a dummy.