Translation of "Konuşabilirler" in English

0.008 sec.

Examples of using "Konuşabilirler" in a sentence and their english translations:

Almanca konuşabilirler.

They can speak German.

Onlar düşünüp konuşabilirler.

They can think and speak.

Onlar İngilizce konuşabilirler.

They can speak English.

Onlar Fransızca konuşabilirler.

They're able to speak French.

Herkesle konuşabilirler, konuşurlar da,

they can and will talk to anyone,

Almanların çoğu İngilizce konuşabilirler.

Most Germans can speak English.

Amerikalıların çoğu İngilizce konuşabilirler.

Most Americans can speak English.

Onlar İspanyolcayı biraz konuşabilirler.

They are able to speak Spanish a little.

Sağır insanlar işaret diliyle konuşabilirler.

Deaf people can talk in sign language.

- Onlar İspanyolca konuşabilir.
- Onlar İspanyolca konuşabilirler.

- They can speak Spanish.
- They're able to speak Spanish.

Arkadaşlarımdan bazıları Fransızcayı oldukça iyi konuşabilirler.

Some of my friends can speak French fairly well.

Tom, Mary, John ve Alice'in hepsi Fransızca konuşabilirler.

Tom, Mary, John and Alice can all speak French.

Tom hem Fransızcayı hem de İngilizceyi oldukça iyi konuşabilirler.

Tom can speak both French and English quite well.

Mike ve kız kardeşi Fransızca konuşabilirler fakat onlar Japonca konuşamazlar.

Mike and his sister can speak French, but they can't speak Japanese.

- Hem Tom hem Mary Fransızca konuşabilir.
- Hem Tom hem de Mary, Fransızca konuşabilirler.

- Both Tom and Mary can speak French.
- Tom and Mary can both speak French.
- Tom and Mary can both swim quite well.

Esperanto iyi bir dildir çünkü farklı ülkelerden gelen insanlar onun aracılığıyla birbirleriyle konuşabilirler.

Esperanto is a good language because people from different countries can use it to talk to each other.