Translation of "Kilidini" in English

0.005 sec.

Examples of using "Kilidini" in a sentence and their english translations:

Kapının kilidini açın.

Unlock the door.

Kapının kilidini açtım.

I unlocked the door.

Kapının kilidini açtılar.

They unlocked the door.

Onun kilidini aç.

- Unlock it.
- Open the lock.

Kasanın kilidini açtım.

I unlocked the safe.

Beynin kilidini açtığını söyleyebiliriz.

You could say that it unlocks the brain.

Tom çekmecenin kilidini açtı.

Tom unlocked the drawer.

Tom kapının kilidini açamadı.

Tom couldn't get the door unlocked.

Tom kapının kilidini açtı.

- Tom unlocked the door.
- Tom has unlocked the door.

Tom arabasının kilidini açtı.

Tom unlocked his car.

Tom valizinin kilidini açtı.

Tom unlocked his suitcase.

Ben kafesin kilidini açtım.

I unlocked the cage.

Tom arabanın kilidini açtı.

Tom unlocked the car.

Bu kapının kilidini açamıyorum.

I can't get this door unlocked.

Tom ön kapının kilidini açtı.

Tom unlocked the front door.

Tom ofis kapısının kilidini açtı.

Tom unlocked his office door.

Polis, Tom'un kelepçesinin kilidini açtı.

The policeman unlocked Tom's handcuffs.

Bilgisayarımın kilidini açmana ihtiyacım var.

I need you to unlock my computer.

Tom Mary için kapının kilidini açtı.

Tom unlocked the door for Mary.

Tom arabanın kilidini açtı ve bindi.

Tom unlocked the car and got in.

"Ben kasanın kilidini açtım." "Evet, doğru."

"I unlocked the safe." "Yeah, right."

Ben senin sırlarının kilidini açmak istiyorum.

I want to unlock your secrets.

Leyla emniyet kemerinin kilidini açmaya çalıştı.

Layla tried to unlock her seat belt.

Tom kapının kilidini açtı ve onu açtı.

Tom unlocked the door and opened it.

Tom kapıya gitti ve onun kilidini açtı.

Tom walked to the door and unlocked it.

Bu kapının kilidini nasıl açacağını biliyor musun?

Do you know how to unlock this door?

Tom çantasını masaya koydu ve onun kilidini açtı.

Tom put his briefcase on the table and unlocked it.

Tom anahtarı cebinden çıkardı ve arabanın kilidini açtı.

Tom took his key out of his pocket and unlocked the car.

Tom, kapının kilidini açık bırakmamış olmayı dilediğini söyledi.

- Tom said he wished he hadn't left the door unlocked.
- Tom said that he wished he hadn't left the door unlocked.
- Tom said that he wished that he hadn't left the door unlocked.
- Tom said he wished that he hadn't left the door unlocked.

Kafesin kilidini açtım ve tavşanların dışarı çıkmasına izin verdim.

I unlocked the cage and let the rabbits out.

- Kapıyı açmak için bir kart anahtara ihtiyacın var.
- Kapının kilidini açman için manyetik kart gerekiyor.
- Kapının kilidini açmanız için manyetik kart gerekiyor.

You need a keycard to open the door.

Tom kapı camını kırdı, içeriye girdi, kapının kilidini açtı ve arabaya bindi.

Tom broke the door window, reached inside, unlocked the door and got into the car.