Translation of "Katlanabilir" in English

Ağrıya katlanabilir misin?

Can you stand the pain?

Yatak duvara katlanabilir.

The bed folds into the wall.

Elektrikli bisikletim katlanabilir.

- My electric bike is foldable.
- My electric bike can be folded up.

Katlanabilir güneş ocakları var.

- There are colapsible solar cockers.
- There are foldable solar cockers.

Hiç katlanabilir bisiklet gördün mü?

Have you ever seen a foldable bike?

Tom katlanabilir bir sandalyeye oturdu.

Tom sat down on a folding chair.

Bir kadın kaç çocuğa katlanabilir?

How many children can a woman bear?

Katlanabilir bir elektrikli bisikletim var.

I've got an electric bike that's foldable.

O ne ay ışığına ne de karanlığa katlanabilir.

He can bear neither moonlight nor darkness.

Sonuçta bunların da kompakt olması lazım, katlanabilir ve hafif.

that is both compact, or compactable, and light,