Translation of "Kardeşime" in English

0.011 sec.

Examples of using "Kardeşime" in a sentence and their english translations:

Nancy kız kardeşime benziyor.

- Nancy looks like my sister.
- Nancy resembles my sister.

Bu, erkek kardeşime ait.

That belongs to my brother.

Ben erkek kardeşime benzerim.

- I am like my brother.
- I'm like my brother.

Ben kız kardeşime benzerim.

- I am like my sister.
- I'm like my sister.

Tam kız kardeşime benziyorsun.

You look just like my sister.

Sen kız kardeşime benziyorsun.

You look like my sister.

Hasta kız kardeşime baktım.

I took care of my sick sister.

Erkek kardeşime odayı temizlettim.

I had my brother clean the room.

Kız kardeşime gitmeyi düşündüm.

I thought about going to my sister's.

Erkek kardeşime odamı temizlettim.

I had my brother clean my room.

Ben kız kardeşime gidiyorum.

I'm going to my sister's.

Erkek kardeşime biraz benziyorsun.

You look a bit like my brother.

- Sence erkek kardeşime benziyor muyum?
- Erkek kardeşime benzediğimi düşünüyor musun?

Do you think I look like my brother?

- Bu bisiklet küçük kardeşime ait.
- Bu bisiklet küçük erkek kardeşime ait.

This bike belongs to my little brother.

İstasyonda seni kız kardeşime aldıracağım.

- I will have my sister pick you up at the station.
- I'll have my sister pick you up at the station.

Kız kardeşime bir sözlük verdim.

I gave my sister a dictionary.

Kız kardeşime bir resmimi çektirdim.

I had my sister take a picture of me.

Erkek kardeşime bisikletimi tamir ettirdim.

I had my brother repair my bicycle.

O tam kız kardeşime benziyor.

She looks just like my sister.

Bu bisiklet erkek kardeşime ait.

This bike belongs to my younger brother.

Kız kardeşime baktığın için teşekkürler.

Thanks for taking care of my sister.

Kız kardeşime göre, kaslarım kafamdadır.

According to my sister, my muscles are in my head.

Kız kardeşime araba kullanmayı öğrettim.

I taught my sister how to drive.

Erkek kardeşime bir sözlük verdim.

I gave my brother a dictionary.

Bu bisiklet erkek kardeşime aittir.

This bicycle belongs to my brother.

O adam kız kardeşime âşık.

That man is in love with my sister.

Ben kız kardeşime çelme taktım.

I tripped my sister.

Erkek kardeşime kompozisyonumdaki hataları düzelttirdim.

I had my brother correct the errors in my composition.

Bisikletimi erkek kardeşime tamir ettirdim.

I had my bicycle fixed by my brother.

Beni ikiz erkek kardeşime benzetti.

He mistook me for my twin brother.

Tom erkek kardeşime benzemediğimi söyledi.

- Tom said I didn't look like my brother.
- Tom said that I didn't look like my brother.

- Kız kardeşime yeni bir bisiklet verdim.
- Kız kardeşime yeni bir bisiklet hediye ettim.

I gave a new bicycle to my sister.

O, erkek kardeşime âşık gibi görünüyor.

She seems to be in love with my brother.

Çantanızı sizin için erkek kardeşime taşıtacağım.

I will get my brother to carry your bag for you.

Kız kardeşime baktığınız için teşekkür ederim.

Thank you for looking after my sister.

Erkek kardeşime ödünç para verir misiniz?

Could you loan money to my brother?

Onun küçük erkek kardeşime bakacağını umuyorum.

I hope he'll take care of my younger brother.

Tom beni yanlışlıkla erkek kardeşime benzetti.

Tom mistook me for my younger brother.

Kız kardeşime bir oyuncak bebek verdim.

I gave my sister a doll.

Erkek kardeşime bir iş verebilir misin?

Can you give my brother a job?

Kardeşime ödevinde yardım edeceğime söz verdim.

I promised to help my brother with his homework.

Kız kardeşime yeni bir şapka alıyorum.

I'm buying my sister a new hat.

- Kız kardeşime yeni bir şapka aldım.
- Ben kız kardeşime yeni bir şapka satın aldım.

I bought my sister a new hat.

Erkek kardeşime hiç para ödünç verdin mi?

Did you lend any money to my brother?

Matematik alıştırmaları için kız kardeşime yardım ediyorum.

I am helping my sister to do her math exercises.

Erkek kardeşime çoğunlukla ev ödevinde yardım ederim.

I often help my brother with his homework.

Annem erkek kardeşime sarı bir şemsiye aldı.

- Mother bought my brother a yellow umbrella.
- My mother bought my brother a yellow umbrella.

Bu genç adam erkek kardeşime çok benziyor.

This young man very much resembles my brother.

Sapparo'da yaşayan erkek kardeşime bir mektup göndereceğim.

I will send a letter to my brother who lives in Sapporo.

Kız kardeşime yeni bilgisayarımı kullanmasına izin verdim.

I let my sister use my new computer.

Sadece ikimiz arasında; kız kardeşime aşık mısın?

Just between the two of us; are you in love with my sister?

Annem küçük erkek kardeşime sarı bir şemsiye aldı.

My mother bought my little brother a yellow umbrella.

Kız kardeşime doğum gününde bir inci gerdanlık verdim.

I gave my sister a pearl necklace on her birthday.

Kız kardeşime bütün yaptıklarınızdan sonra saygı hakkında konuşmayın.

Don't talk to me about respect after all what you did to my sister.

Erkek kardeşime benzediğim söylenmeden sadece bir gün yaşamak istiyorum.

I'd like to go through just one day without being told I look like my brother.

Hastalık nedeniyle ödevimde erkek kardeşime yardım ettirmek zorunda kaldım.

I had to have my brother help me with my homework due to illness.

Hastalıklı erkek kardeşime bakmaktan dolayı bir doktor olma arzum arttı.

My desire to become a doctor grew out of looking after my sickly brother.

- Bunu kız kardeşim için satın aldım.
- Bunu kız kardeşime aldım.

I bought this for my sister.

Ev ödevini yapması için sık sık kız kardeşime yardım ederim.

- I often assist my sister to do her homework.
- I often help my sister do her homework.

Birini ben aldım, diğer elmaları ise küçük kız kardeşime verdim.

I took one, and gave the other apples to my little sister.

Kız kardeşime gelecek hafta yazlık eve gelmek isteyip istemeyeceğini soracağım.

I will ask my sister if she wants to come along to the summer house next week.

Büyükbaba ve büyükannelerim Almandı ve dil bana ve erkek kardeşime geçmiş oldu.

My grandparents were German, and the language has been passed down to me and my brother.

Ben erkek kardeşime hâlâ bana geçen hafta ödünç verdiği on doları borçluyum.

I still owe my brother the ten dollars that he lent me last week.

- Beni sık sık erkek kardeşime benzetirler.
- Çoğunlukla ben kardeşimle karıştırılırım.
- Çoğunlukla beni kardeşimle karıştırırlar.
- Ben sık sık erkek kardeşimle karıştırılırım.

- I am often mistaken for my brother.
- I'm often mistaken for my brother.