Translation of "Kütüphane" in English

0.007 sec.

Examples of using "Kütüphane" in a sentence and their english translations:

- Kütüphane kapanıyor.
- Kütüphane kapatılıyor.

The library is closing.

Kütüphane nerede?

- Where is the library?
- Where's the library?

Kütüphane sağdadır.

The library is on the right.

Kütüphane sağda.

The library is to the right.

Kütüphane soldadır.

The library is to the left.

Kütüphane boştu.

The library was empty.

Bu bir kütüphane,

It's a library,

Kütüphane şehrin ortasında.

The library is in the middle of the city.

Kütüphane 80 yıllıktır.

The library is eighty years old.

Bunlar kütüphane kitabı.

These are library books.

Kütüphane halka açıktır.

The library is open to the public.

Kütüphane 4. kattadır.

The library is on the 4th floor.

Kütüphane üst katta.

The library is upstairs.

Kütüphane şehrin merkezinde.

The library is in the center of the city.

Affedersiniz, kütüphane nerede?

Excuse me, where is the library?

Kütüphane ikinci katta.

The library is on the second floor.

Kütüphane kartımı unuttum.

I forgot my library card.

Kütüphane oldukça küçük.

The library is pretty small.

Kütüphane kitaplarının sayfalarını yırtmamalısın.

You must not tear pages out of library books.

En yakın kütüphane nerededir?

Where's the nearest library?

Kütüphane şimdi yapım aşamasında.

The library is now under construction.

Şehrimizde bir kütüphane vardır.

There is a library in our city.

Bunlar kütüphane kitapları mı?

Are these library books?

Kütüphane kitaplarını burada bırakma.

Don't leave library books here.

Kütüphane kitaplarını sınıfta bırakma.

Don't leave library books in the classroom.

Bazı kütüphane kitapları hazinedir.

Some library books are treasures.

Kütüphane tüm öğrencilere açıktır.

The library is open to all students.

Kütüphane pazar günleri kapalıdır.

The library is closed on Sundays.

Affedersiniz, ama kütüphane nerede?

Excuse me, but where is the library?

Kütüphane kitaplarına yazı yazmamalısın.

You shouldn't write in library books.

Kütüphane kitaplarına yazı yazmayın.

Don't write in library books.

Kütüphane giderseniz Tom'la karşılaşabilirsiniz.

You might meet Tom if you go to the library.

Kütüphane ne kadar uzakta?

How far away is the library?

Bu küçük bir kütüphane.

It's a small library.

Kütüphane, otobüs durağının yanında.

The library is next to the bus stop.

Kütüphane kitaplarını bu odada bırakma.

Don't leave library books in this room.

Bir sürü kütüphane kitabı kaybetti.

She lost many library books.

Okulda bir kütüphane var mı?

Is there a library in the school?

Kütüphane on dakika içinde kapanacak.

The library will be closing in ten minutes.

Yeni kütüphane eskisinden daha güzel.

The new library is nicer than the old library.

Kütüphane beş dakikalık yürüyüş mesafesinde.

It is a five-minute walk to the library.

Kütüphane birçok yeni kitaplar edindi.

The library obtained many new books.

Tom'un kütüphane kartının süresi dolmuş.

Tom's library card is expired.

Kütüphane buradan ne kadar uzakta?

How far is it to the library from here?

Kütüphane yolunu bana söyler misiniz?

Will you tell me the way to the library?

Benim bir kütüphane kartım yok.

I don't have a library card.

Nasıl bir kütüphane kartı alabilirim?

How do I get a library card?

Bir kütüphane kartına ihtiyacım var.

I need a library card.

Bu çok büyük bir kütüphane.

It's a huge library.

Tom üç kütüphane kitabını kaybetti.

Tom lost three library books.

Kütüphane neredeyse tam bir sessizliğe büründü.

The library is wrapped in almost complete silence.

Milli Kütüphane şüphesiz ilgi noktalarından biridir.

The National Library is undoubtedly one of the points of interest.

Ha, şimdi hatırladım. Kütüphane yarın kapalı.

Oh, I just remembered. The library's closed tomorrow.

Amerika'da her şehirde bir kütüphane vardır.

- There is a library in every city in America.
- There is a library in every city in the United States.

Kütüphane penceresindeki eski kehaneti okudun mu?

Have you ever read the old prophecy on the library window?

Kütüphane, her kitabın sadece birini tutar.

The library keeps only one of each book.

Mary'nin, kütüphane kitaplarını iade etmesini bekleyemezdi.

He couldn't wait for Mary to return her library books.

Bu caddenin sonunda bir kütüphane var.

At the end of this street is a library.

Saraylar, tapınaklar ve eksiksiz bir kütüphane buldular.

In fact, they found palaces, grand palaces, and a whole library.

Yeni kütüphane, geçen yıldan beri yapım aşamasında.

The new library has been under construction since last year.

Bütün kütüphane kitaplarını yıl sonundan önce getirmelisin.

You should return all the library books before the end of the year.

Bazı kütüphane kitapları herhangi bir kitapçıda bulunmayabilir.

Some library books can't be found in any bookstore.

Kütüphane sabah dokuzdan akşam sekize kadar açıktır.

The library is open from 9 a.m. to 8 p.m.

Bir kütüphane kitaplar için en iyi kaynaktır.

A library is the best resource for books.

Bir kütüphane için yeterince büyük bir salon.

It's a room large enough for a library.

O yüksek binanın arkasında bir kütüphane var.

There is a library at the back of that tall building.

Köpeğinizin gerçekten bir kütüphane kartı var mı?

Does your dog really have a library card?

Birçok kütüphane, kablosuz yerel alan ağını da sağlar.

Many libraries also provide wireless local area network.

O kentte tiyatro,müze, kütüphane ve parklar var.

There are theatres, museums, libraries and parks in that city.

- Okulda kütüphane var mı?
- Okulun kütüphanesi var mı?

Does the school have a library?

25 Ocaktan önce kütüphane kitaplarımı geri götürmek zorundayım.

I've got to take my library books back before January 25th.

Amerika Birleşik Devletleri'ndeki her şehirde bir kütüphane vardır.

- There is a library in every city in America.
- There is a library in every city in the United States.

Bir kütüphane kartı almak için ne yapmam gerekiyor?

What do I have to do to get a library card?

Bu kütüphane, özellikle kör çocuklar için kitaplar içerir.

This library contains books specifically for blind children.

Evrensel kütüphane, şimdiye kadar yazılmış her kitabı içerir.

The universal library contains every book ever written.

O bir kütüphane kitabı mı yoksa senin kendi kopyan mı?

Is that a library book or is it your own copy?

Babam mı? O, kütüphane, sinema ve tiyatroya gider. Çok aktiftir.

My father? He goes to the library, to the cinema, to the theatre. He's very active.

Evimin yanındaki kütüphane bütçe kesintileri yüzünden şimdi haftada yalnızca üç gün açık.

The library near my house is now open only three days a week due to budget cutbacks.

Haskell Ücretsiz Kütüphane ve Opera Binası, Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki sınırında inşa edilmiştir.

The Haskell Free Library and Opera House was built on the border between Canada and the United States.

- Amerika'daki her şehrin bir kütüphanesi vardır.
- Amerika'da her kasabada bir kütüphane bulunmaktadır.
- Amerika'da her kasabanın bir kütüphanesi vardır.

Every town in America has a library.

- Oraya gidecek ve içindeki her şeyi okuyacak zamanım olmasını dilemeden bir kütüphaneyi asla fark etmem.
- Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.
- Ne zaman bir kütüphane görsem; gönlümden hep gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmak geçer.

I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it.