Translation of "Inmiş" in English

0.004 sec.

Examples of using "Inmiş" in a sentence and their english translations:

Tekerlerinden birinin havası inmiş.

- One of your tires is flat.
- One of your tyres is flat.

Sol arka lastiğinin havası inmiş.

Your left rear tire is flat.

Çatışmalarda Türk piyadeleri attan inmiş şövalyeler tarafından katledildi

In close combat, the regular Turkish infantry was getting slaughtered by the dismounted knights,

- Bu lastik biraz az şişirilmiş.
- Bu lastiğin biraz havası inmiş.

The tyre is a little under-inflated.

Bayanlar ve Baylar, şu anda Tokyo Uluslararası Havaalanı'na inmiş bulunmaktayız.

Ladies and Gentlemen, we have now landed at Tokyo International Airport.

- Bu sure Medeni.
- Bu sure Medine'de inmiş.
- Bu bir Medine ayeti.

This is a Medinan chapter.

- Bu ayet Mekki.
- Mekki bir ayet bu.
- Bu ayet Mekke'de inmiş.
- Bu bir Mekke ayeti.

This is a Meccan verse.