Translation of "Işledi" in English

Planımız işledi.

Our plan has worked.

Sistem işledi.

The system worked.

Yağmur yağmurluğuma işledi.

The rain penetrated my raincoat.

Adam cinayet işledi.

The man committed murder.

Kibarlığı kalbime işledi.

His kindness touched my heart.

Sami cinayeti işledi.

Sami committed the murder.

O cinayet işledi.

She committed a crime.

O bir suç işledi.

She committed a crime.

O, beş cinayet işledi.

He committed five murders.

Ciddi bir suç işledi.

He committed a serious crime.

Gençliğinde birçok günahlar işledi.

He committed many sins in his youth.

Tom çok suç işledi.

Tom committed many crimes.

Bu cinayeti kim işledi?

Who committed this murder?

Her şey sorunsuz işledi.

Everything worked without a problem.

Onlar ne suç işledi?

What crime did they commit?

Tom hangi suçu işledi?

What crime did Tom commit?

Tom bir suç işledi.

Tom has committed a crime.

Sami bu cinayetleri işledi.

Sami committed these murders.

Sami bu zulümleri işledi.

Sami committed these atrocities.

Her şey mükemmel işledi.

Everything worked perfectly.

O, peş peşe suç işledi.

He committed one crime after another.

Tom ciddi bir suç işledi.

Tom has committed a serious crime.

Tom korkunç bir suç işledi.

Tom committed a terrible crime.

Tom bir dizi cinayet işledi.

Tom committed a series of murders.

Şüpheli endüstriyel casusluk eylemi işledi.

The suspect committed an act of industrial espionage.

Sami iğrenç bir suç işledi.

Sami committed a heinous crime.

Sami bir düşünce suçu işledi.

Sami committed a thought crime.

Sami bir kilisede cinayet işledi.

Sami committed a murder in a church.

Bir dizi affedilmez suç işledi.

He committed a series of unforgivable crimes.

Sami altı tane korkunç cinayet işledi.

Sami committed six horrific murders.

Dondurucu ve kuvvetli olan rüzgar kemiklerime işledi.

An icy blast of wind cut me to the bone.

Konuşmacı konuyu çok kısa bir sürede işledi.

The speaker treated the subject very briefly.

Dan hayal edilebilecek en kötü suçu işledi.

Dan committed the worst imaginable crime.

Tom suçlar işledi fakat asla hüküm giymedi.

Tom committed crimes, but was never convicted.

Fadıl, aşk adına iğrenç bir suç işledi.

Fadil commited a heinous crime in the name of love.

- Leyla'nın oyunu işe yaradı.
- Leyla'nın oyunu işledi.

Layla's game worked.

- Adının baş harflerini beyaz bir mendilin üzerine işledi.
- İsminin baş harflerini beyaz bir mendilin üzerine işledi.

She embroidered her initials on a white handkerchief.

O beyaz mendil üzerine kendi baş harflerini işledi.

She embroidered her own initials on the white handkerchief.

Sami daha önce hiç kimsenin denemediği suçları işledi.

Sami committed crimes that no one had tried before.