Translation of "Buluşacağım" in English

- Tom'la buluşacağım.
- Tom ile buluşacağım.

I'll meet with Tom.

Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom.

Onlarla buluşacağım.

- I'll meet with them.
- I will meet with them.
- I'm going to meet with them.

Onunla buluşacağım.

- I'll meet with him.
- I'll meet him.

- Tom'la orada buluşacağım.
- Tom ile orada buluşacağım.

I'll meet Tom there.

Seninle sekizde buluşacağım.

I'll meet to you at eight.

Seninle orada buluşacağım.

I'll meet you up there.

Seninle Boston'da buluşacağım.

I'll meet you in Boston.

Seninle istasyonda buluşacağım.

I'll meet you at the station.

Tom'la kütüphanede buluşacağım.

I'll meet Tom at the library.

Seninle lobide buluşacağım.

I'll meet you in the lobby.

Onlarla orada buluşacağım.

I'll meet them there.

Onunla orada buluşacağım.

I'll meet him there.

Onlarla Boston'da buluşacağım.

I'll meet them in Boston.

Onunla Boston'da buluşacağım.

I'll meet him in Boston.

Seninle kütüphanede buluşacağım.

I'll meet you at the library.

Onlarla kütüphanede buluşacağım.

I'll meet them at the library.

Onunla kütüphanede buluşacağım.

I'll meet him at the library.

Yarın seninle buluşacağım.

I'll meet you tomorrow.

Kütüphanede Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom in the library.

Birkaç arkadaşla buluşacağım.

- I will meet some friends.
- I'm going to meet some friends.

- Gelecek pazartesi Tom ile buluşacağım.
- Önümüzdeki pazartesi Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom next Monday.

Saat onda onunla buluşacağım.

I am to meet him at ten.

Ben seninle dışarıda buluşacağım.

I'll meet you outside.

Belli bir öğrenciyle buluşacağım.

I'm going to meet a certain student.

Seninle otelde geri buluşacağım.

I'll meet you back at the hotel.

Kahvaltı için Tom'la buluşacağım.

I'm meeting Tom for breakfast.

Pazartesi gecesi seninle buluşacağım.

I'll meet you Monday night.

Bu gece Tom'la buluşacağım.

I'll meet with Tom tonight.

Tom ile Boston'da buluşacağım.

I'll meet Tom in Boston.

Ben seninle sonra buluşacağım.

I'll meet you later.

Seninle otobüs durağında buluşacağım.

I'll meet you at the bus station.

Bu gece onlarla buluşacağım.

I'll meet with them tonight.

Bu gece onunla buluşacağım.

I'll meet with him tonight.

Onlarla başka zaman buluşacağım.

I'll meet them some other time.

Onunla başka zaman buluşacağım.

I'll meet him some other time.

Onlarla alt katta buluşacağım.

I'll meet them downstairs.

Onunla alt katta buluşacağım.

I'll meet him downstairs.

Seninle top parkında buluşacağım.

I'll meet you at the ball park.

Bu akşam Tom'la buluşacağım.

I'm meeting Tom this evening.

Dersten sonra seninle buluşacağım.

I'll meet you after class.

Onunla saat beşte istasyonda buluşacağım.

I am to meet him at five at the station.

Yarın saat üçte seninle buluşacağım.

- I will meet you at three o'clock tomorrow.
- I'll meet you at three o'clock tomorrow.

Akşam yemeği için birisiyle buluşacağım.

I'm meeting someone for dinner.

Seninle her zamanki yerde buluşacağım.

I'll meet you at the usual place.

Ben onunla otobüs durağında buluşacağım.

I will meet him at the bus stop.

Okuldan hemen sonra seninle buluşacağım.

I'll meet you right after school.

On dakika içinde Tom'la buluşacağım.

I'm meeting Tom in ten minutes.

Tom'la başka bir zamanda buluşacağım.

I'll meet Tom some other time.

Bagaj teslim bölümünde seninle buluşacağım.

I'll meet you in the baggage claims area.

2.30'da istasyonda Tom'la buluşacağım.

I'm going to meet Tom at the station at 2:30.

Yarın 2.30'da seninle buluşacağım.

I'll meet you tomorrow at 2:30.

Yarın 2.30'da onlarla buluşacağım.

I'll meet them tomorrow at 2:30.

Yarın 2.30'da onunla buluşacağım.

I'll meet him tomorrow at 2:30.

Yarın 2.30'da Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom tomorrow at 2:30.

Bu gece Tom'un ebeveynleriyle buluşacağım.

I'll be meeting Tom's parents tonight.

Ben Tom'la daha sonra buluşacağım.

I'll meet Tom later.

Tom'la havaalanında 2.30'da buluşacağım.

I'm meeting Tom at the airport at 2:30.

- Sizinle yarın 2.30'da burada buluşacağım.
- Seninle yarın 2.30'da burada buluşacağım.

I'll meet you here tomorrow at 2:30.

Seninle istasyonda sabah 10'da buluşacağım.

I will meet you at the station at 10 a.m.

Ben Tom'la her zamanki yerde buluşacağım.

I'll meet Tom at the usual place.

Bu öğleden sonra siz arkadaşlarla buluşacağım.

I'll meet up with you guys this afternoon.

Beş dakika içinde seninle orada buluşacağım.

I'll meet you there in five minutes.

Bir saat içinde Tom ile buluşacağım.

I'm meeting Tom in an hour.

- Yarın Tom'la buluşacağım.
- Yarın Tom'la tanışacağım.

I'll meet Tom tomorrow.

Saat 2.30'da istasyonda Tom'la buluşacağım.

I'm meeting Tom at the station at 2:30.

2.30'da istasyonun önünde Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom in front of the station at 2:30.

Bugün bir müşteriyle onun ofisinde buluşacağım.

I'm going to meet a customer in his office today.

Okuldan sonra bir arkadaşım ile buluşacağım.

I'm meeting a friend after school.

Yarın saat 2.30'da Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom at the station tomorrow at 2:30.

Tom'la ana kapıda 2.30'da buluşacağım.

I'll meet Tom at 2:30 at the main gate.

Onunla her zaman buluştuğumuz yerde Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom where we always meet him.

Birkaç dakika içinde alt katta Tom'la buluşacağım.

I'm meeting Tom downstairs in a few minutes.

Arabayı park edeceğim ve seninle içeride buluşacağım.

I'll park the car and meet you inside.

Öğle yemeği için seninle daha sonra buluşacağım.

I'll meet you later for lunch.

Yaklaşık saat 2.30'da seninle orada buluşacağım.

- I'll meet you there about 2:30.
- I'll meet you there at about 2:30.

Ana kapıda 2.30'da Tom ile buluşacağım.

I'm to meet Tom at 2:30 at the main gate.

- Saat altıda onunla buluşacağım.
- Saat altı'da onunla buluşuyorum.

I am to meet him at six.

Elimden geldiği kadar kısa sürede seninle orada buluşacağım.

I'll meet you there as soon as I can.

- Saat altıda onlarla tanışacağım.
- Onlarla saat altıda buluşacağım.

I'll meet them at six.

Bu gece erkek kardeşimin kız arkadaşı ile buluşacağım.

I'm going to meet my brother's girlfriend tonight.

Yarın öğleden sonra saat 2.30'da Tom'la buluşacağım.

I'll meet Tom at 2:30 tomorrow afternoon.

- Her zamanki saatte seni karşılayacağım.
- Her zamanki saatte seninle buluşacağım.

I'll meet you at the usual time.