Translation of "Birbirinizle" in English

Sınıfta birbirinizle konuşmamalısınız.

You must not talk to each other in class.

Birbirinizle nerede buluştunuz?

Where did you meet each other?

Birbirinizle tanıştınız mı?

Have you met each other?

Birbirinizle nasıl tanıştınız?

- How did you guys first meet each other?
- How did you guys meet?
- How did you guys meet each other?

Önceden birbirinizle tanıştınız mı?

- Have you already met?
- Have you already met each other?

Siz birbirinizle havaalanında karşılaştınız.

You met each other at the airport.

İkiniz birbirinizle nasıl tanıştınız?

How did the two of you meet each other?

- Siz ikiniz birbirinizle çıkıyor musunuz?
- Siz ikiniz birbirinizle çıkmıyor musunuz?

Aren't you two dating each other?

Birbirinizle konuşmayı bırakın ve dinleyin!

Stop talking with each other and listen!

Karşılıklı çıkarlar bulursanız, birbirinizle anlaşırsınız.

Find mutual interests, and you will get along with each other.

Siz hiç birbirinizle konuşmuyor musunuz?

Don't you guys ever talk to each other?

Siz hala birbirinizle çıkmıyor musunuz?

Aren't you guys still dating each other?

Siz ikinizin birbirinizle geçinmeye çalışmanızı istiyorum.

I want the two of you to try to get along with each other.

Siz hâlâ birbirinizle flört ediyor musunuz?

- Are you guys still dating each other?
- Are you guys still dating?

Siz ikinizin birbirinizle tanışmanız gerektiğini düşündüm.

- I thought you two should meet each other.
- I thought that you two should meet each other.

Senin ve Tom'un birbirinizle çıktığınızı düşünüyordum.

- I thought you and Tom were dating each other.
- I thought that you and Tom were dating each other.

Siz ikinizin birbirinizle iyi geçindiğinize memnun oldum.

I'm glad the two of you are getting along with each other.

Siz çocuklar ilk kez birbirinizle nasıl tanıştınız?

How did you guys first meet each other?

Siz ikiniz gerçekten birbirinizle flört ediyor musunuz?

Are you two really dating each other?

Sen ve Tom'un birbirinizle evli olduğunuzu düşündüm.

- I thought you and Tom were married to each other.
- I thought that you and Tom were married to each other.

Siz ikinizin birbirinizle aynı fikirde olduğunuza memnun oldum.

I'm glad the two of you agree with each other.

Sen ve Tom sık sık birbirinizle takılıyor musunuz?

Do you and Tom often hang out with each other?

Tom seni severdi. Birbirinizle hiç tanışmamış olmanız çok kötü.

- Tom would've liked you. It's too bad that you never met each other.
- Tom would have liked you. It's too bad that you never met each other.