Translation of "Baklayı" in English

0.002 sec.

Examples of using "Baklayı" in a sentence and their english translations:

Haydi çıkar ağzındaki baklayı.

Come on, spit it out!

Tom baklayı ağzından çıkardı.

Tom spilled the beans.

Baklayı ağzından çıkarmanın tam zamanı.

It is high time you spilled the beans.

Bunun üzerine baklayı ağzından çıkardı.

Thereupon he let the cat out of the bag.

Tom Mary'ye baklayı ağzından çıkardı.

Tom spilled the beans to Mary.

- Ağzımdaki baklayı çıkarttım.
- İçimi döktüm rahatladım.

I got it off my chest.

- Çıkar ağzındaki baklayı.
- Dök içini.
- İçinde kalmasın.

Get it off your chest.

- Hadi söylesene Tom.
- Çıkar ağzından baklayı Tom.

Spit it out, Tom.

Tom yalan söyleyecekti ama baklayı ağzından kaçırmakla sonuçlandırdı.

Tom was going to lie, but he ended up spilling the beans.

- Ağzımdaki baklayı çıkartmak zorunda kaldım.
- Eteğimdeki taşları dökmek zorunda kaldım.
- İçimi dökmem gerekiyordu.

I had to get that off my chest.