Translation of "Arkadaşlarımla" in English

0.006 sec.

Examples of using "Arkadaşlarımla" in a sentence and their english translations:

Arkadaşlarımla geldim.

I came with my friends.

Arkadaşlarımla oynuyorum.

I'm playing with my friends.

Arkadaşlarımla buluştum.

I met my friends.

- Problemi arkadaşlarımla tartıştım.
- Sorunu arkadaşlarımla tartıştım.

I discussed the problem with my friends.

- Arkadaşlarımla oynamaya gitmek istiyorum.
- Arkadaşlarımla oynamak istiyorum.

I want to go play with my friends.

Arkadaşlarımla antrenman yapıyorum.

- I am training with my friends.
- I'm training with my friends.

Neden arkadaşlarımla oynayamam?

Why can't I play with my friends?

Bunu arkadaşlarımla, öğretmenlerimle,

This happened for my friends and teachers

Arkadaşlarımla buraya gelirdim.

I used to come here with my friends.

Arkadaşlarımla takılmayı seviyorum.

I love hanging out with my friends.

Dün arkadaşlarımla buluştum.

I met my friends yesterday.

Arkadaşlarımla dışarı çıktım.

- I went out with my friends.
- It was with my friends that I went out.

- Arkadaşlarımla eğitim almayı seviyorum.
- Arkadaşlarımla antrenman yapmayı seviyorum.

I love training with my friends.

Arkadaşlarımla planımı iptal ettim.

I cancel plans with my friends.

Hafta sonunu arkadaşlarımla geçirdim.

I spent the weekend with my friends.

Arkadaşlarımla Almanca öğrenmek istiyorum.

I want to learn German with my friends.

Arkadaşlarımla alışveriş merkezine gittim.

I went to the mall with my friends.

Arkadaşlarımla birlikte kırsala gideceğim.

I'm going to the country with my friends.

Ben sadece arkadaşlarımla konuşuyorum.

I'm just talking to my friends.

Arkadaşlarımla internet üzerinde haberleşiyorum.

I communicate with my friends on the internet.

Genellikle arkadaşlarımla sinemaya giderim.

I usually go to the cinema with my friends.

Arkadaşlarımla vakit geçirmekten hoşlanıyorum.

I like spending time with my friends.

Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.

I went out with my friends.

Arkadaşlarımla tanışman için sabırsızlanıyorum.

I can't wait for you to meet my friends.

Benim arkadaşlarımla tanışmanı istiyorum.

I'd like you to meet my folks.

Onun hakkında arkadaşlarımla konuştum.

I talked to my friends about it.

Arkadaşlarımla zaman geçirmekten hoşlanıyorum.

I like spending time with my friends.

Arkadaşlarımla o biçimde konuşma.

Don't talk to my friends that way.

- Arkadaşlarla takılıyorum.
- Arkadaşlarımla takılıyorum.

I'm hanging out with my friends.

Kız arkadaşlarımla içmeyi özledim.

I miss drinking with my girlfriends.

Sınıf arkadaşlarımla iyi geçiniyorum.

I get along well with my classmates.

- Şimdiye kadar arkadaşlarımla iyi geçindim.
- Şimdiye kadar arkadaşlarımla iyi geçinmişim.

So far I have been getting along well with my friends.

Yeni sınıf arkadaşlarımla iyi geçiniyorum.

I'm getting along well with my new classmates.

Arkadaşlarımla konuyla ilgili saatlerce tartıştık.

I debated for hours with my friends on the subject.

Geçen çarşamba sabahı arkadaşlarımla buluştum.

I met my friends last Wednesday morning.

Arkadaşlarımla birlikte içki içmeye gideceğim.

I'm going to have a drink with my friends.

Eski arkadaşlarımla tüm bağlarımı kopardım.

I've cut loose all ties with my old friends.

Geçen cuma arkadaşlarımla futbol oynadım.

Last Friday I played soccer with friends.

Amerika'da yaşarken arkadaşlarımla golf oynadım.

When I lived in America I played golf with my friends.

Ben arkadaşlarımla sinemaya gitmekten hoşlanırım.

I like to go to the movies with my friends.

Ağustos ayında, arkadaşlarımla Japonya'ya gidiyorum.

In August, I'm going to Japan with my friends.

Sınıf arkadaşlarımla birlikte olmaktan hoşlanırım.

I like to be with my classmates.

Bu gece bazı arkadaşlarımla çıkıyorum.

I'm going out with some friends tonight.

Çoğu zaman arkadaşlarımla alışverişe giderim.

I often go shopping with my friends.

Sık sık arkadaşlarımla yüzmeye giderim.

I often go swimming with my friends.

Geçen yıl arkadaşlarımla liseden mezun olurken

Last year, when my friends and I graduated from high school,

Anne ne olur biraz arkadaşlarımla oynayayım

what happens mom let me play with some friends

Öğleyin arkadaşlarımla birlikte öğle yemeği yerim.

I have lunch at noon with my friends.

Ödevimi yaptıktan sonra arkadaşlarımla futbol oynadım.

After I did my homework, I played football with my friends.

Yeni sınıf arkadaşlarımla oldukça iyi geçiniyorum.

I get on pretty well with my new classmates.

Sınıf arkadaşlarımla daha iyi geçinmeye çalışmalıydım.

- I should have tried to get along with my classmates better.
- I should've tried to get along with my classmates better.

Boş zamanım sırasında arkadaşlarımla takılmak istiyorum.

During my free time I like to hang out with my friends.

Daha sonra arkadaşlarımla bir film izleyeceğim.

Afterwards I'm gonna watch a movie with my friends.

Öğlenleyin sınıf arkadaşlarımla öğle yemeği yiyorum.

At noon, I have lunch with my classmates.

Her gün okulda arkadaşlarımla yemek yerim.

Every day at school I eat with my friends.

Okuldan geldim, sonra arkadaşlarımla dışarı çıktım.

I came back from the school, then I went out with my friends.

"Arkadaşlarımla karşılaştım." "Onlarla ne zaman karşılaştın?"

I rejoined my friends. When did you rejoin them?

Okuldan sonra arkadaşlarımla sohbet etmek istiyorum.

I like to chat with my pals after school.

Ben iş arkadaşlarımla güzergah üzerinde gittim.

I went over the itinerary with my co-workers.

Ben genellikle cuma geceleri arkadaşlarımla çıkarım.

I usually go out with my friends on Friday nights.

Arkadaşlarımla daha fazla vakit geçirmek istiyorum.

I'd like to spend more time with my friends.

Yarın hava güzel olursa arkadaşlarımla denize açılacağım.

- If it is fine tomorrow, I will go sailing with my friends.
- If it's fine tomorrow, I'll go sailing with my friends.

Bu akşam bazı arkadaşlarımla akşam yemeği yiyorum.

I'm having dinner with some friends this evening.

Her gün okulda arkadaşlarımla öğle yemeğini yerim.

Every day at school I have lunch with my friends.

Dışarı çıkmak ve arkadaşlarımla beyzbol oynamak istiyordum.

I wanted to go out and play baseball with my friends.

Ben ve arkadaşlarımla kart oynamaktan hoşlanmadığına inanamıyorum.

- I can't believe that you wouldn't enjoy playing cards with me and my friends.
- I can't believe you wouldn't enjoy playing cards with me and my friends.

Gelecek hafta sonu arkadaşlarımla bir pikniğe gidiyorum.

I'm going on a picnic with my friends next weekend.

Sık sık arkadaşlarımla birlikte paten kaymaya giderim.

I often go skating with my friends.

Sık sık arkadaşlarımla birlikte su kayağı yapmaya gidiyorum.

I often go water skiing with my friends.

Cuma geceleri, sık sık arkadaşlarımla birlikte pizza yemeye giderim.

On Friday nights, I often go eat pizza with my friends.

Film kötü olmasına rağmen arkadaşlarımla olduğum için iyi geçireceğim.

Although the film is bad, I will enjoy it because I'm with friends.

Yaz tatilinde Bazı arkadaşlarımla Izu Peninsula etrafında yürümeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

I am looking forward to walking around the Izu Peninsula with some of my friends during summer vacation.

On beş yıl önceki mezuniyetten beri eski sınıf arkadaşlarımla hiç karşılaşmadım.

Since graduation fifteen years ago I have never run into my former classmates.

Gelecek Cuma akşamı uğramak ve benimle ve arkadaşlarımla poker oynamak isteyebilirsiniz.

You might want to come over and play poker with me and my friends next Friday evening.

Üç gün önce banliyödeki hayvanat bahçesini ziyaret etmek için sınıf arkadaşlarımla birlikte gittim.

Three days ago, I went with classmates to visit the zoo in the suburb.

Gelecek tatilimi planlıyorum. Belki ailem ve arkadaşlarımla Disneyland'a gideceğim. Bunun için ne kadar para biriktirmeliyim?

I'm planning my next vacation. Maybe I'll go to Disneyland with my family and friends. How much should I save for it?

Bütün doktorlar kahve içmemem gerektiğini söylüyorlar ama buna rağmen, sevdiğim arkadaşlarımla beraberken ara sıra birazcık içiyorum.

All the doctors say that I shouldn't drink coffee, but, despite that, I do have a bit now and then when I'm in good company.

- Dün kardeşlerim ve arkadaşlarımla çok güzel bir akşam geçirdim, yaptığımız mangal da çok güzeldi.
- Dün kardeşlerim ve arkadaşlarım beraber süper bir akşam geçirdik ve mangal da çok iyidi.

- Yesterday we had a good evening with my brothers and friends, and a very nice barbecue.
- We had a great evening yesterday with my brothers and my friends, and the barbecue was very good, too.