Translation of "Abartma" in English

Abartma.

Don't exaggerate.

Abartma!

- Don't exaggerate!
- Don't exaggerate.

Abartma şimdi.

Don't exaggerate now.

Beni abartma.

You overestimate me.

Abartma, Jamal.

Don't exaggerate, Jamal.

Tom abartma eğilimindedir.

Tom tends to exaggerate.

Yaşlı adam abartma eğilimindedir.

The old man tends to exaggerate.

- Abartma.
- Çok kaptırma kendini.

Don't get carried away.

Sanırım o bir abartma.

I think that's an exaggeration.

Tom çok abartma eğilimindedir.

Tom tends to exaggerate a lot.

Tom'un abartma eğilimi var.

Tom has a tendency to exaggerate.

Senin abartma eğilimin var.

You have a tendency to exaggerate.

- Tahrikçi önemsiz konuları abartma eğilimindedir.
- Provokatör önemsiz konuları abartma eğiliminde olur.

The agitator is inclined to exaggerate trivial matters.

Onun abartma eğilimi var gibi görünüyor.

It seems to me that she has a tendency to exaggerate.

- Abartma.
- Gaza gelme.
- Çok kaptırma kendini.

Don't get carried away.

Erkekler cinsel partnerlerinin sayısını abartma eğilimindedir.

Men tend to exaggerate their number of sexual partners.

Onu harfi harfine almayın. O abartma eğilimindedir.

Don't take it literally. He is inclined to exaggerate.

- Her şeyi abartmak gibi bir alışkanlığın var.
- Her şeyi abartma alışkanlığın var.

You have a habit of exaggerating everything.