Translation of "çıkardık" in English

0.003 sec.

Examples of using "çıkardık" in a sentence and their english translations:

- Sanırım herkesi dışarı çıkardık.
- Herkesi çıkardık sanırım.

- I think we got everybody out.
- I think that we got everybody out.
- I think that we got everyone out.
- I think we got everyone out.

Çöpü dışarı çıkardık.

We took the trash out.

Biz diş çıkardık.

We pulled the teeth out.

Onları dışarı çıkardık.

We drove them out.

Sanırım onları haksız çıkardık.

Well, I guess we've proven them wrong.

Mola verip kaskımı çıkardık

could we stop and remove my helmet

Biz patatesleri topraktan çıkardık.

We unearth potatoes.

Pis tuvaletlerin kapı altlarından çıkardık

getting her out from under dirty bathroom stall doors,

Biz bu gizemi açığa çıkardık.

We uncovered this arcane.

Çocukken uzun araba gezilerine çıkardık.

We used to take long car trips when I was a kid.

Biz zaten adınızı listeden çıkardık.

We've already taken your name off the list.

Biz gölde yüzmenin tadını çıkardık.

We enjoyed swimming in the lake.

- Yüzmenin tadını çıkardık.
- Yüzmekten hoşlandık.

We enjoyed swimming.

Biz müzik dinlemenin keyfini çıkardık.

We enjoyed listening to the music.

Biz her gece dışarı çıkardık.

We used to go out every night.

Bence harika bir iş çıkardık.

I think we've done a great job.

Nehirden gelen serin esintinin tadını çıkardık.

We enjoyed the cool breeze that came from the river.

Çalışmayı bitirdikten sonra, birlikte konuşmanın tadını çıkardık.

After we finished working, we enjoyed talking together.

Sanırım bu bölgedeki bütün altınları kazıp çıkardık.

I think we have mined all the gold in this area.

- Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.
- Birlikte şarkılar söylemenin tadını çıkardık.

We enjoyed singing songs together.

- Onun nerede oturduğunu öğrendik.
- Onun yaşadığı yeri ortaya çıkardık.

We found out where he lives.

Onun ülkesinde yaşayan insanlar olarak kendimize bir pay çıkardık mı?

Did we get any share to ourselves as people living in his country?

Bir zamanlar, dışarı çıkardık ve her türlü yasa dışı şeyler yapardık.

Back in the day, we'd go out and do all kinds of illegal stuff.

- Onun üç yıldır ölü olduğunu öğrendik.
- Üç yıl önce öldüğünü ortaya çıkardık.

We found out that he had been dead for three years.

Terasımızı yeniden döşemek istiyoruz ve bu nedenle dün bir çekiçle fayansları çıkardık.

We want to re-tile our terrace and therefore removed the tiles with a power hammer yesterday.