Translation of "Kulak" in Dutch

0.009 sec.

Examples of using "Kulak" in a sentence and their dutch translations:

Ona kulak verme.

Let niet op haar.

Çantaya göz kulak olun.

- Hou de tassen in de gaten.
- Houd de tassen in de gaten.

Bir kulak enfeksiyonum var.

Ik heb een oorontsteking.

Babanın söylediklerine kulak asma

Schenk geen aandacht aan wat je vader zegt.

Tom'a göz kulak ol.

Houd Tom in de gaten.

Onun uyarısına kulak vermeliydin.

Je had naar haar waarschuwing moeten luisteren.

Kendinize göz kulak olun!

- Kijk uit!
- Let op!
- Wees op je hoede.

Hey millet, kulak verin!

Luister, iedereen!

Sık sık kulak enfeksiyonu geçiriyorum.

Ik heb vaak oorinfecties.

- Tavsiyemi dinle!
- Tavsiyeme kulak ver!

Volg mijn advies!

Sanırım Tom'a göz kulak olmalıyız.

Volgens mij kunnen we Tom beter in het oog houden.

Tom'a göz kulak olmanı istiyorum.

Ik wil dat je Tom in de gaten houdt.

Tom'un bir kulak enfeksiyonu var.

Tom heeft een oorontsteking.

Bu valize göz kulak olun.

- Houd deze koffer in de gaten.
- Hou deze koffer in de gaten.

Lütfen bagajıma göz kulak ol.

Let alstublieft op mijn bagage.

Kim işlere göz kulak olacak?

Wie houdt alles in de gaten?

Kimse ona hiç kulak vermiyordu.

- Niemand lette op hem.
- Niemand gaf hem enige aandacht.

- Tom'la ilgilen.
- Tom'a göz kulak ol.

Zorg voor Tom.

Tom sık sık kulak enfeksiyonu olur.

Tom krijgt vaak oorinfecties.

Kulak burun boğaz uzmanı hipopotomonstrosesquipedaliofobia'dan muzdaripti.

De kno-arts leed aan hippopotomonstrosesquippedaliofobie.

Sığ sularda çırpınan somonların sesine kulak verir.

Hij luistert naar de zalmen in het ondiepe water.

- Ona göz kulak ol.
- Ondan gözünü ayırma.

- Hou hem in het oog.
- Hou hem in de gaten.

- Tom gizlice dinliyor.
- Tom kulak misafiri oluyor.

- Tom is aan het afluisteren.
- Tom luistert af.

Bavuluma bir dakika göz kulak olabilir misiniz?

Zoudt ge even op mijn koffer willen passen?

Ben seni anlamıyorum Bir kulak ağrım var.

Ik versta je niet. Mijn oren doen pijn.

Kulak ve kollarındaki yaraların yanı sıra topallayarak yürüyor,

Naast littekens op haar oren en armen, is ze kreupel...

Yumurtalara sifonuyla oksijen veriyor, onlara göz kulak oluyordu.

Ze voorziet de eieren van zuurstof, zorgt voor ze.

Sırtlanlar, on kilometre öteden bile aslanlara kulak misafiri olabilir.

Hyena's kunnen leeuwen afluisteren van meer dan 10 kilometer verderop.

- Bütün gün onlara baktım.
- Bütün gün onlara göz kulak oldum.

Ik heb de hele dag voor ze gezorgd.

- Kulağınız sık sık ağrıyor mu?
- Sık kulak ağrısı yaşıyor musunuz?

- Heb je vaak oorpijn?
- Heeft u vaak oorpijn?