Translation of "Ağzını" in Dutch

0.003 sec.

Examples of using "Ağzını" in a sentence and their dutch translations:

Ağzını açma.

Open je mond niet!

Ağzını şapırdatma.

- Slurp niet!
- Niet slurpen!

Ağzını kocaman açtı.

Hij deed zijn mond wijd open.

Ağzını kapalı tutmalıydın.

Je had je mond moeten houden.

Tom ağzını açtı.

Tom opende zijn mond.

Ağzını geniş aç.

Doe je mond wijd open.

- Tom hapşırırken ağzını kapatmaz.
- Tom aksırırken ağzını kapamaz.

Tom niest zonder zijn hand voor zijn mond te houden.

Dişçi "Ağzını aç" dedi.

- "Open je mond" zei de tandarts.
- "Open uw mond" zei de tandarts.

- Ağzını aç!
- Ağzınızı açın.

Doe je mond open.

Ağzını açmadan önce düşün.

Denk na vooraleer je je mond opendoet.

Ben ağzını sabunla yıkayacağım.

Ik zal je mond met zeep spoelen!

Tom bıçağının ağzını pantolonuna sildi.

Tom veegde het lemmet van zijn mes af aan zijn spijkerbroek.

Türkiye, ağzını kapalı tuttuğun sürece güzeldir.

Turkije is lekker, zo lang je je bek houdt.

- Sözlerine dikkat et.
- Ağzını topla.
- Lafına dikkat et.

Let op je tong!

Konuşacakmış gibi ağzını açtı ama hiçbir şey söylemedi.

Hij opende zijn mond, alsof hij zou spreken, maar zei niets.

Tom konuşmaya devam etti ve Mary'nin ağzını açmasına izin vermedi.

Tom bleef maar praten en liet Mary er geen woord tussen krijgen.

Dev bir sincap ağzını her seferinde düzinelerce küçük incir tohumuyla dolduruyor.

Een grote eekhoorn slikt tientallen vijgenzaadjes door met elke hap.

- Bütün gece Tom'un ağzını bıçak açmadı.
- Tom bütün gece tek bir kelime etmedi.

Tom heeft de hele nacht geen woord gezegd.

O güzel, bu doğru ama o ağzını bir defa açtı mı sen yalnızca kaçmak isteyeceksin.

Ze is knap, dat klopt, maar wanneer ze haar mond opendoet dan wil je alleen maar weg!