Translation of "Tuhaf" in Chinese

- Bu acayip.
- Bu tuhaf.
- Tuhaf.

奇怪。

Bu tuhaf.

奇怪。

Bu çok tuhaf.

这是很奇怪的。

Ne kadar tuhaf!

多怪啊！

O tuhaf bir tiptir.

他是一個怪人。

O bana tuhaf geliyor.

這聽起來很奇怪。

Tuhaf bir şey oluyor.

正有什么奇怪的事情发生着。

O tuhaf bir soru.

真是奇怪的问题。

Sen tuhaf bir kızsın.

你是个奇怪的女孩。

Bu tuhaf bir cümle.

那是一個奇怪的句子。

Onun tuhaf fikirleri var.

他有着奇妙的想法。

Ne tuhaf bir hikaye.

多么荒唐的故事！

Güzellik tuhaf şeyler yapabilir.

美女也会做奇怪的事情.

Onun öyle söylemesi gerektiği tuhaf.

他这么说很奇怪。

Tom'un tuhaf bir rüyâsı vardı.

汤姆做了个奇怪的梦。

Her şey çok tuhaf görünüyor.

看起来全都太奇怪了。

Burada bir şey gerçekten tuhaf.

這裡有些事真怪。

Gençler çoğunlukla tuhaf giysiler giyerler.

年轻人常穿怪衣服。

Orada tuhaf bir kadın gördüm.

- 我看见那儿有个奇怪的女人。
- 我看见一位陌生女人在那儿。

Uyuklarken tuhaf bir rüya gördüm.

我睡午觉的时候做了个怪梦。

O bana tuhaf bir şekilde baktı.

她奇怪地看了我一眼。

Sana tuhaf bir şey söylemek istiyorum.

我想告訴你一件怪事。

Dün gece tuhaf bir rüya gördüm.

我昨晚做了一個奇怪的夢。

Dün gerçekten tuhaf bir rüya gördüm.

我昨晚做了一个很奇怪的梦。

Devam eden tuhaf bir şey var.

正有什么奇怪的事情发生着。

Tuhaf bir şey fark ettin mi?

你注意到奇怪的地方了嗎？

Bu kılıcın tuhaf bir tarihi var.

此剑际遇不凡。

Öyle ucuz bir otelde misafir edilmesi tuhaf.

真奇怪，他竟然被安排入住這種廉價酒店。

Tuhaf görünüyor olsa bile, onun söylediği doğrudur.

虽然听起来很奇怪，但是她说的的确是真的。

- O garip bir kişilik.
- Tuhaf bir kişilik.

他的性情古怪。

Onun burada olmamasının tuhaf olduğunu düşünmüyor musun?

他不在这儿你不觉得这很奇怪吗？

Özel dedektifler tuhaf davaları araştırmak için kiralanırlar.

私家侦探们受雇调查这桩奇怪的案件。

Bugün Tom'un hakkında tuhaf bir şey var.

今天汤姆有点奇怪。

- Hayat ne kadar garip!
- Hayat ne kadar tuhaf!

人生真是奇妙！

Biz bir botanik bahçesinde çok tuhaf bitkiler bulduk.

我們在一家植物園裏找到了許多稀奇古怪的植物。

Birçok cümlede sadece "Tom" ve "Mike" kullanmak çok tuhaf.

在很多句子里只用“汤姆”和“迈克”，这很奇怪。

- Ne tuhaf, onun öngörüsü gerçekleşti.
- Ne garip, onun kehaneti gerçekleşti.

說來奇怪，他的預言竟然真的靈驗了。

- Tuhaf bir şeyin üzerine adım attım.
- Garip bir şeye bastım.

我踩到了什么奇怪的东西了。