Translation of "Sabah" in Chinese

0.010 sec.

Examples of using "Sabah" in a sentence and their chinese translations:

Sabah erken kalk.

早上要早起。

Sabah 08:00.

現在是早上八時。

Sabah saçımı yıkamam.

我早上不洗头。

Sabah evde olacağım.

我早上會在家。

O, sabah oradaydı.

她早上在那儿。

Dün sabah neredeydin?

你昨天上午在哪裡?

Yarın sabah başlayacağız.

我們明天上午開始。

- O, her sabah gazete okur.
- Her sabah gazete okur.
- Her sabah o gazete okur.

他每天早晨读报。

- Bu sabah hava çok soğuktu.
- Bu sabah çok soğuktu.

今天早上很冷。

- Dün sabah hava çok soğuktu.
- Dün sabah çok soğuktu.

昨天早上很冷。

- Her sabah tıraş olurum.
- Ben her sabah tıraş olurum.

- 我每天早上刮胡子。
- 我每天早上刮鬍子。

Yarın sabah meşgul müsün?

你明天有事吗?

Bu sabah parka gittim.

今天早上我去了公园。

Sabah kahvaltısını sekizde yedim.

我八點鐘吃了早餐。

Her sabah yüzümü yıkarım.

我每天早上洗脸。

O, her sabah yürür.

他每天早上都散步。

Her sabah kahvaltı yaparım.

我每天都会吃早餐。

Bu sabah kulağım kanıyordu.

今天早上我耳朵流血了。

Annem sabah erken kalkar.

我妈妈早上早起。

Bu sabah Bob'ı gördüm.

今天早上我看到了鮑勃。

Bu sabah altıda kalktım.

我今天早上六點起床。

Bu sabah geç kalktım.

我今早晚了起床。

Bu sabah TV izledim.

我今天早上看了电视。

O, bu sabah uyuyakaldı.

他今早睡過頭了。

Dedem her sabah yürür.

我的祖父每天早上都會去散步。

Sabah ikiye kadar konuştuk.

我們聊到凌晨兩點。

Bu sabah ne yedin?

你今天早上吃了什么?

Bu sabah ne yapıyordun?

今天早上你在做什么?

Bu sabah iyi hissediyorum.

我今天早晨感觉良好。

Yarın sabah erken ayrılıyoruz.

我們明天一大早出發。

Henüz sabah kahvaltısı yemedim.

- 我還沒有吃早餐。
- 我還沒吃早餐。

Bu sabah yedide kalktım.

我今天早上7点起床。

Erken sabah toplantılardan hoşlanmam.

我不喜歡在清晨開的會議。

Tom bu sabah oradaydı.

汤姆早上去过那里。

Bu sabah çok erkencisin.

你今天早上非常早。

O, sabah erken ayrıldı.

她清晨離開了。

Yarın sabah seni arayacağım.

明天早上我會打電話給你。

Bu sabah Liz'i gördüm.

今天早上我看到了利茲。

O, sabah yedide kalktı.

她早上七点起床的。

Sabah kahvaltını bitirdin mi?

吃完早饭了吗?

Her sabah yürüyüş yapardım.

我以前每天早上也會去散步。

Bu sabah istasyona vardım.

我今天上午到了車站。

Buraya bu sabah geldi.

他上午来过这里。

Sabah kahvaltısını zaten yedim.

我已经吃过早饭了。

Sabah erkenden evden ayrıldık.

我們早上很早就離開家了。

Bu sabah hava soğuk.

今天早上冷。

Her sabah parka gider.

他每天早上去公园。

Bu sabah yağmur yağacak.

今天上午下雨。

Bu sabah nasıl hissediyorsun?

你今天早上感覺如何?

- Bu sabah bir deprem oldu.
- Bu sabah bir deprem vardı.

今天早上發生了地震。

- O her sabah banyo yapar.
- O, her sabah banyo yapar.

他每天早上洗澡。

- Bu sabah gözüme manşet takıldı.
- Bu sabah gözüme başlık takıldı.

大标题今天早上吸引了我的注意。

Dün sabah hava çok soğuktu.

昨天早上很冷。

Ertesi sabah erken başlamayı kararlaştırdık.

我们同意了第二天一早开始。

Neden bu sabah geç kaldın?

- 今天早上你為什麼遲到了呢?
- 你今早为什么迟到了?

Tom Kobe'den yarın sabah ayrılıyor.

湯姆明天早上離開神戶。

Biz ertesi sabah çok uykuluyduk.

第二天早上,我们都觉得很困。

Yarın sabah beni erken uyandır.

明天早上早點叫醒我。

Babam her sabah yürüyüş yapar.

我父親每天早上去散步。

O, bütün sabah beni bekletti.

他讓我等了整整一上午。

Her sabah saat altıda kalkarım.

我每天早上六点起床。

Yarın sabah sekizde istasyonda buluşalım.

明早八点车站见。

Her sabah postacı mektupları dağıtır.

邮递员每天早上都去送信。

O her sabah duş alır.

她每天早上都冲澡。

Bu sabah kahvaltı yaptın mı?

你今早有沒有吃早餐?

Her sabah yedide kahvaltı yaparım.

我每朝七時吃早餐。

Bu sabah hava çok soğuktu.

今天早上很冷。

Bu sabah okula geç kaldım.

我今天早上上學遲到。

Bu sabah bir parka gittim.

今天早上我去了公园。

Bu sabah Narita havaalanına vardım.

我今天早上抵達了成田機場。

Dün sabah birçok kuş gördüm.

我昨天早上看到了很多鸟。

O, her sabah parkta yürür.

他每天早上在公園裡散步。

Bu sabah gökkuşağını gördünüz mü?

你见到今天早上的彩虹了吗?

Yarın sabah altıda beni ara.

明天早上6点给我打电话。

O, her sabah banyo yapar.

她每天早上都會洗澡。

Bu sabah bir melek gördüm.

我今晨看见了一个天使。

Bu sabah piyano çalıştın mı?

你今天早上有练弹钢琴吗?

O her sabah koşmaya gider.

他每天早上都散步。

Dün sabah tenis oynuyor muydun?

- 你昨天早上在打网球吗?
- 你昨天上午打网球了吗?

Ben her sabah kahvaltı yaparım.

我每天早上吃早餐。

Bu sabah saat beşte uyandım.

我今天早上五點醒來。

Sabah kahvaltısı için gözleme yaptık.

我们早餐做了煎饼。

Bu sabah köpeği doyurdun mu?

你今天早上喂过狗了吗?

Yarın sabah dokuzda beni ara.

明早九点给我打电话。

Dedem her sabah yürüyüşe çıkar.

我的祖父每天早上都會去散步。

Bu sabah kalktığımda, yağmur yağıyordu.

我今早起床時天正在下雨。

Bu sabah çok mutlu görünüyorsun.

你今天上午看起來很高興。

O her sabah köpeğini gezdirir.

他每天早晨溜狗。

Bu sabah çok geç kalktım.

今天早上我起得很晚。

Bu sabah biraz ateşim vardı.

- 今天上午我有一點兒發燒。
- 我今天早上有点发热。

Bu sabah ne zaman kalktın?

你今早幾點起床?

Bu sabah hava oldukça sıcak.

这个早上这么热。

Tom'un bu sabah ateşi yok.

汤姆今天早上没有发烧。