Translation of "Erken" in Chinese

0.055 sec.

Examples of using "Erken" in a sentence and their chinese translations:

Erken kalkan erken yol alır.

早起的鸟儿有虫吃。

Çok erken.

太早了。

Erken uyandım.

我起得早。

Hâlâ erken.

還早呢。

Daha erken gelmeliydin.

你本应该来得更早的。

Gençken erken kalkardı.

他小時通常很早起床。

Sabah erken kalk.

早上要早起。

Yarın erken ayrılmalıyım.

我明天必须早走。

Erken kalkmaya alışkınım.

我習慣早起。

Ben erken kalktım.

我起床早。

Ayrılamam. Çok erken.

我不能离开,还太早了。

Eve erken gel.

请早点回家。

O erken kalkmadı.

他没有早起。

Dedem erken kalkar.

我的祖父早起。

Erken kalktın mı?

你起床早嗎?

Tom erken geldi.

汤姆还早。

Erken kalkmak istemedim.

我不想很早起床。

O erken kalkardı.

他以前很早起床。

Çok erken geldin.

你來得很早。

Bu çok erken.

太早了。

- Erken uyarılan erken önlem alır.
- Tedbiri elden bırakma.

- 凡事豫則立。
- 凡事要預先準備好。

- Erken gelmeni ne engelledi?
- Erken gelmene ne mâni oldu?

- 什麼阻止你早點來了?
- 為什麼你不能早點來?

- Kalkmak için çok erken.
- Kalkmak için vakit çok erken.

時間還早不用起床。

Biraz daha erken gelmeliydin.

你该早一点来的。

Biraz daha erken kalkmalısın.

你该早一点起床。

Buraya daha erken gelmeliydin.

你應該早點來的。

Ben çok erken yatarım.

我很早就去睡覺。

Niçin eve erken geldi?

為什麼她早回家了?

Gece yatmaya erken giderim.

- 我晚上一般很早睡。
- 我晚上睡觉很早。

O, erken kalkmaya alışkındır.

他習慣早起。

Ben sabahleyin erken kalktım.

我早上很早起床。

Erken kalkmaya alışkın değilim.

我不習慣早起。

Annem sabah erken kalkar.

我妈妈早上早起。

Annem asla erken kalkmaz.

- 我的母親從不早起。
- 我的母亲从不早起来。

Tom erken yatmaya gitti.

湯姆早睡了。

Eve daha erken gitmeliydim.

我該早點回家。

Yarın sabah erken ayrılıyoruz.

我們明天一大早出發。

Senin erken dönmeni istiyorum.

我希望你早点回来。

Tom erken kalkmaya alışık.

汤姆习惯早起。

Erken sabah toplantılardan hoşlanmam.

我不喜歡在清晨開的會議。

Biz muhtemelen erken ayrılmalıydık.

我們可能應該早點走。

Erken kalkmak zorunda değilsin.

你不必早起。

O, sabah erken ayrıldı.

她清晨離開了。

O genellikle erken kalkar.

她通常很早起床。

İlkbaharda herkes erken kalkar.

春天大家起得都很早。

Kalkmak için çok erken.

時間還早不必這麼早起床。

Ben dün erken kalktım.

昨天我很早起床。

Tom erken kalkmaya alışkındır.

汤姆习惯早起。

Ertesi sabah erken başlamayı kararlaştırdık.

我们同意了第二天一早开始。

Daha erken varsaydım Kelly'yi görebilirdim.

如果我早點到,就能遇到凱莉了。

Otobüs iki dakika erken geldi.

巴士早了兩分鐘。

Niçin bu kadar erken kalktın?

你為什麼這麼早起?

Tom dün eve erken geldi.

湯姆昨天提早回來了。

Yarın sabah beni erken uyandır.

明天早上早點叫醒我。

Erken gitmesi için izin verildi.

他被批准早退。

Ailemde en erken o kalkar.

她是我家最早起床的人。

Güneş kışın daha erken batar.

在冬天,太阳下山比往常更早。

Neden bu kadar erken geldin?

你為什麼這麼早來到了?

Çocukluğumda her zaman erken kalkardım.

我小時總是很早起床。

Niçin buraya çok erken geldin?

你為什麼這麼早來這裡?

Niçin bugün eve erken gitmiyorsun?

你今天為什麼不早點回家呢?

Bugün okuldan erken ayrılabilir miyim?

我今天可以早退嗎?

Yarın oldukça erken kalkmak zorundayım.

我明天得早起。

Gelecek sefer daha erken geleceğiz.

下一次我會早一點到。

Tom sabah erken kalkmaya alışkındır.

汤姆习惯早起。

Gelecek sefer daha erken geleceğim.

我下次會早點來。

Sekiz otobüsü bugün erken geldi.

8点那班车今天早到了。

Carol, her sabah erken kalkar.

卡羅每天早上早起。

Baban eve erken gelir mi?

你爸爸很早回家嗎?

Yaşlı insanlar çok erken kalkarlar.

老人們很早就起床。

O her sabah erken kalkar.

她每天早上早起。

Annem her sabah erken kalkar.

我媽媽每天早上早起。

O, sabahın erken saatlerinde uyandı.

她一大早就起床了。

- Ne kadar erken olursa, o kadar iyidir.
- Ne kadar erken o kadar iyi

越快越好。

Buraya neden bu kadar erken geldin?

你這麼早來到幹甚麼?

Sen kız kardeşin kadar erken kalkmazsın.

你没有你姐姐起得那么早。

Soğuk sabahlarda erken kalkmayı zor bulurum.

我覺得在寒冷的早晨很難早起。

Yarın sabah erken kalkmak zorunda mıyız?

明天早上有必要早起吗

Sabahın erken saatlerinden beri yağmur yağıyor.

從清晨開始一直下雨。

Ben her zamanki gibi erken kalktım.

- 我和往常一样起得很早。
- 我和平常一样起得早。

İlk trene yetişecek kadar erken kalkarım.

我起了个大早为了赶第一班火车。

Kalkmak için vakit hâlâ çok erken.

時間還早不必這麼早起床。

Bu kadar erken kalkmasına gerek yok.

他用不着起这么早。

O, her zamankinden daha erken kalktı.

他比平常早起了。

İlk trene yetişmek için erken kalktım.

我為了乘頭班火車,一大早就起了床。

Bu kadar erken gelmene gerek yoktu.

你不必這麼早來。

Dün gece daha erken yatmaya gitmeliydim.

我昨晚应该早点睡觉的。

Kırmızı şarap için çok mu erken?

喝红酒是不是还太早?

Bugün eve biraz erken gitmem gerekiyor.

我今天要早点回家。

Erken ölmek istemiyorsan sigara içmeyi bırak.

如果你想活得久一点就戒烟。

Üzgünüm, mektubuna daha erken cevap vermedim.

抱歉,我沒能早點回覆你的信。

O, her zamankinden daha erken geldi.

他比平常早一點到達。

Okulda erken bir öğle yemeği yedik.

我們在學校有一個早午餐。

Kargo gemisi dört saat erken geldi.

货船早到了四小时。

Annem herhangi birinden daha erken kalkar.

妈妈起得比谁都早。

Şimdi bundan bahsetmek hala çok erken.

现在谈这件事还为时过早。

Toplantı her zamankinden daha erken sona erdi.

會議比往常早結束。

Evden biraz daha erken çıksaydın, zamanında olurdun.

如果你早点出门的话,你就能赶上了。