Translation of "Doğanın" in Arabic

0.007 sec.

Examples of using "Doğanın" in a sentence and their arabic translations:

Resmen doğanın içindeydiler.

‫أعني أنهم كانوا داخل عالم الطبيعة.‬

Doğanın ustalıkla yaptığı bu şekiller

الأشكال التي تشكلها الطبيعة منذ الأزل،

Doğayla, doğanın değişimiyle, iklim değişikliğiyle

أو الطبيعة، تدفق الطبيعة، التغير المناخي،

Doğanın eşsiz yollarla kendini bize sunduğunu görürüz.

إذا توقفنا ونظرنا إلى العالم من خلال نافذة من الزمن.

Doğanın zekâmız karşısında çok zayıf olduğu anlayışı...

الطبيعة ضعيفة لتقاوم ذكاءنا...

Bu, doğanın tüm canlıları donattığı sağlıklı bir bencillik.

وهذه أنانية صحيّة تتشاطرها كلّ الكائنات في الطبيعة.

Bunu doğanın verdiği güzel bir döşek gibi yapacağız.

‫سنصنع هذا إذن كما لو كان ‬ ‫حشية طبيعية لطيفة.‬

Yani kısacası doğanın kendisinde bu virüs zaten mevcut

باختصار ، هذا الفيروس موجود بالفعل في الطبيعة نفسها

Vahşi doğanın ne kadar değerli olduğunu anlamamı sağladı.

‫جعلتني أدرك‬ ‫مدى قيمة الأماكن البرية.‬

Doğanın en ölümcül hayvanları ve sürüngenleriyle de karşı karşıya kalacağız.

‫ولكنك تتعامل أيضاً مع بعض من أكثر ‬ ‫حيوانات وزواحف الطبيعة فتكاً.‬

Yoksa bu ağacın arka tarafına gidip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?

‫أم أذهب خلف هذه الشجرة‬ ‫وأستخدم ما وهبته لي الطبيعة بالفعل؟‬

Yoksa bu ağacın arka tarafına girip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?

‫أم أذهب خلف هذه الشجرة‬ ‫وأستخدم ما وهبته لي الطبيعة بالفعل؟‬

Yoksa bu ağacın arka tarafına gidip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?

‫أم أذهب خلف هذه الشجرة‬ ‫وأستخدم ما وهبته لي الطبيعة بالفعل؟‬