Translation of "Beş" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Beş" in a sentence and their arabic translations:

Beş: Savun.

والنقطة الخامسة: دافع عن نفسك.

(Beş ton)

(خمس نغمات)

Beş adet reformla.

بخمسة إصلاحات.

Beş gezegeni var

بخمسة كواكب،

Beş dakika daha

وخمس دقائق آخرى بعد ذلك،

Beş yıldır evliyiz.

إننا متزوجان منذ خمس سنين.

Beş adam gördüm.

رأيت خمسة رجال.

- Sadece on beş dakika.
- Yalnızca on beş dakika.

خمس عشرة دقيقة فقط.

"Dört artı beş kaçtır?" "Dört artı beş dokuzdur."

"ما نَتيجةُ أَربَعةِ زائِدَ خَمسة؟" أَربعةِ زائِد خمسة تُساوي تِسعة

- Galiba beş senedir evliler.
- Sanırım onlar beş yıldır evli.

أعتقد أنهما متزوجان منذ خمسة سنوات.

Son beş kiloyu veremez,

خسارة أخر 5 إلى 10 باوندات ،

Ve arabada beş kişiydiler.

وكان هناك حوالي خمس أشخاص في السيارة.

Önümüzdeki beş yıl boyunca

خلال الخمس سنوات المقبلة،

Doyuracak beş boğaz var.

‫بوجود 5 أفواه تريد الطعام...‬

Bir, üç, beş, yedi -

واحد، ثلاثة، خمسة، سبعة

Beş parasız şirketinden ayrılmıştı

غادر شركته المكسورة

Yağmur beş gün sürdü.

استمر المطر خمسة أيام.

Onun beş ağabeyi var.

- لديها خمس إخوة أكبر منها.
- لديها خمسة إخوان كبار.

Beş yıldır İngilizce çalışıyorum.

درست الإنجليزية لمدة خمس سنوات.

Beş sene Japonca çalıştım.

درست ياباني خمس سنين

Ona beş dolar ödedim.

دفعت له خمسة دولارات.

Beş yıldır burada yaşıyorum.

أنا أعيش هنا منذ 5 سنوات

-K.G: Beş, savun. -Seyirci: Savun.

خامسا: دافع عن نفسك. (الجمهور): دافع عن نفسك.

Ama şimdi, beş yıl sonra,

يمكنني أن أقول لكم، بعد خمس سنوات،

Sevgili halkım, beş yıl geçti.

يا شعبي العزيز، مرّت 5 سنوات من الصراع.

Beş dakika sonra Paris üzerindeyiz,

وخمس دقائقٍ بعدها، أجد نفسي فوق (باريس)

Stavanger'dekinin beş katı olduğunu görüyoruz.

أكبر بخمسة أضعاف من مُعدَّل إجرائها في ستافانجر.

Türkiye'de beş tane depo basıldı

تم مداهمة خمس مستودعات في تركيا،

Yeni araştırmalar bu beş savunmayı

الآن هناك بحوث تعرض كيف يمكن أن تقلب هذه الدفاعات الخمسة

Beş delile dayalı çözümü buluyoruz.

الحلول الخمسة القائمة على الأدلة للذي قد يعمل

Ben beş yıldır İngilizce öğrenmekteyim.

درست الإنجليزية لمدة خمس سنوات.

Otobüs, beş dakika içinde ayrılacak.

- سيغادر الباص في غضون خمس دقائق.
- ستنطلق الحافلة بعد خمس دقائق.

Yürüyerek beş dakikada parka vardık.

وصلنا الى الحديقة بعد مشي لمدة خمس دقائق

Bir elin beş parmağı vardır.

لليد خمسة أصابع.

En fazla beş dolarım var.

ليس معي أكثر من خمسة دولارات

Jane'in beş el çantası vardır.

جين لديها خمس حقائب يد.

Bu araba beş kişi kapasitelidir.

هذه السيارة تتسع لخمس أشخاص.

Beş ile onuncu sınıfta olmaları gerekirken

كان من المفروض أن يكونوا في الصف الخامس إلى العاشر،

Yeni ekonomi, yalnızca beş kural öneriyor.

يقترح النظام الاقتصادي الجديد خمسة قواعِد فقط لتحقيق ذلك.

Beş adımlık programı benimle tekrar edin.

أعيدوا من بعدي نقاط المشروع الخمسة.

Bana dedim beş dakika izin verin.

قلت: اسمحوا لي خمس دقائق.

En derin yer beş kilometre aşağıdaydı.

هي على عمق 5 كيلومترات.

Bense Virjinya'nın Lynchburg kentinde beş yaşında,

وآنذاك، كنتُ أبلغُ من العمر خمسة أعوام، في (لينشبيرج) في ولاية (فيرجينيا)

Çocuklarım artık üç yıl beş aylık

أبنائي اليوم في سن الثالثة والخمسة أشهر،

Beş erkek çocuklu bir aileden geliyorum,

أنحدر من عائلة مكونة من خمسة إخوة،

Bu beş erkek gece devriyesine çıkıyor.

‫هذه الذكور الـ5 تخرج في جولة ليلية.‬

Ayrıca sizinle beş farklı proje paylaşacağım;

وأود مشاركتكم خمسة مشاريع

Gökdelen diyebileceğimiz beş yüz bina dahildir .

الشمس. تحديداً هي مدينة الشيبام وسط وادي حضرموت. والتي تضم

Su beş dakika içinde kaynamaya başlayacak.

سيغلي ذلك الماء بعد خمس دقائق أو ما قارب ذلك.

Beş yıldızlı bir otelde kalmak istiyorum.

- أنوي الإقامة في فندقٍ من فئة الخمسة نجوم.
- أتمنى أن أقيم في فندق خمس نجوم.

O sırada sadece on beş yaşındaydık.

كان عمرنا حينها خمس عشرة سنة فقط.

Tren beş dakika içinde hareket ediyor.

سينطلق القطار في غضون خمس دقائق.

Bir nöbet yaklaşık beş dakika sürer.

تستغرق النوبة حوالي خمس دقائق.

Benim babam sadece on beş yaşında.

عمر أبي خمسةَ عشر عامًا فقط.

Beş ya da on yıl içinde

في خمس أو عشر سنوات

Fadıl'ın evi sadece beş dakika uzaktaydı.

كان يبعد منزل فاضل بخمس دقائق فقط من هناك.

On beş sene boyunca Atatürk’ün hayatını gördük.

أي حوالي 15 سنة ونحن ندرس حياة أتاتورك.

Çıkışta gelin benimle konuşun, beş dakika konuşun,

بعد هذا تعالوا تحدثوا معي، تحدثوا معي خمس دقائق،

Kanyon'un kıyısına gelen her beş milyon insandan

هل علمتم أن لكل 5 مليون شخص يزور الحافة

Gelen oy miktarını söylüyorum; bin beş yüz.

وكمية الأصوات كانت 1500

üç, dört, belki beş yıl çok çalıştık,

درسناها بكد لثلاث، أربع أو خمس سنوات،

Bu adamla konuşmayı yaklaşık beş dakikada bitirdim.

في النهاية تحدثت مع هذا الرجل لخمس دقائق تقريبًا.

Hâlâ insan denemelerinden üç ile beş yıl uzaktayız.

لذلك ما زلنا بعيدين بثلاث إلى خمس سنوات عن التجارب البشرية.

Koroner plak rahatsızlığı yaklaşık yüzde beş azalma gösterdi.

خفض تقريباً 5% من التصلب اللويحي.

Hem bir yıllık hem de beş yıllık takiplerde,

وتبين من المتابعة المنجزة خلال فترتي السنة والخمس سنوات،

Öyleyse size çocuklarıma öğrettiğim beş adımlık programı söyleyeyim.

دعوني أخبركم عن صيغة المشروع الذي أعلمه للأطفال والقائم على 5 نقاط.

Ve önümüzdeki beş yıl içerisinde üzüntü duyabileceğimizi söyledi.

وأخبرونا أنه يمكننا أن نتوقع شطب خمس سنوات مقبلة من الحزن.

Beş kez sesli bir şekilde çıkarırsanız bu sesi

إذا قلت ذلك بصوت عال خمس مرات،

Ortalama seyahat süresi ise on beş buçuk saat.

متوسط مدة السفر هو 15 ساعة ونصف.

önümüzdeki beş yıl boyunca 160.000 kişinin de çıkarılmasıyla

سيصبح، عن طريق إنقاذ 160000 شخص خلال الخمس سنوات القادمة،

Sivil toplum kuruluşlarına yaptığı beş milyar dolarlık yatırımla.

بـ5 مليارات دولار استثمرتها في المنظمات غير الحكومية.

Harekete geçmeyi öldüren nu beş şeyi tanıdıktan sonra,

وهكذا، بعد التعرف كيف تقتل هذه الدفاعات إشراك الناس في الحل،

Sana bu problemi çözmen için beş dakika veriyorum.

أُعطيك خَمس دقائق لحل هذه المشكلة.

- Hiç param yok.
- Beş parasızım.
- Meteliğe kurşun atıyorum.

لقد كُسِرت

İnşallah, bu beş yıl içerisinde de hedefim, hayalim

إن شاء الله، هدفي وحلمي خلال خمس سنوات

Tom arkasında bir dul ve beş çocuk bıraktı.

ترك توم ورائه ارملة وخمسة أطفال.

Ve beş yılda bu oran yüzde 28'e çıktı.

وبنسبة 28% خلال 5 سنوات.

Normal bedene kıyasla beş kat daha fazla kana sahip.

لديه كمية دم أكبر بخمس مرات من اللحم الطبيعي.

Diğer komutanlarla işbirliği yapma isteksizliğinin de olduğu beş yıl .

في التعاون مع القادة الآخرين.

Önümüzdeki şubat ayında beş yıldır İngilizce eğitimi alıyor olacağım.

سأكون قد درست الإنجليزية لخمس سنوات مع حلول فبراير المقبل.

Sözleşmeyi imzalayarak, beş yıl daha kendimi orada çalışmaya adadım.

- بتوقيعي للعقد، ألزمت نفسي بالعمل هناك لخمس سنوات أخرى.
- بتوقيعي للعقد، عاهدت نفسي بالعمل هناك لخمس سنوات أخرى.

İşte bu nedenle, eroin bağımlısı olan her beş kişiden dördü,

مما يفسر حقيقة أن أربعة من كل خمسة مدمنين على الهروين

Diğer beş milyon patenti vermesi ise sadece 27 yıl aldı.

استغرق فقط 27 سنة لإصدار الخمسة ملايين الموالية.

Bir yılda yüzde beş daha fazla koroner plak rahatsızlığı yaşadılar

ارتفاعاً بنسبة 5% أكثر للتصلب اللويحي خلال سنة واحدة

İlk beş yıl, ben ve iş arkadaşlarım fabrikadan hiç çıkmadık.

ولخمس سنوات لم أترك أنا وزملائي المصنع قط.

Ney'in beş Mareşali, ölüm cezasına oy veren büyük çoğunluk arasındaydı.

كان خمسة من زملائه مارشال من بين الغالبية العظمى الذين صوتوا لصالح عقوبة الإعدام.

Görmek için Eski İskandinav destanlarından beş ünlü ölüm sahnesine bakacağız .

إخبارنا به عن "عقلية الفايكنج".

Bin dokuz Ağustos Yüz yetmiş beş ve gecelerden birine İngiliz

اغسطس عام الفٍ وتسعمائةٍ وخمسةٍ وسبعين وباحد ليالي العاصمة

Olduğunu ve diğer raporların bazen kırk beş güne ulaştığını doğruladı

وتؤكد تقاريرٌ اخرى انها تصل احياناً الى خمسةٍ واربعين يوماً

O, o işte ayda beş yüz dolardan daha fazla kazanır.

يربح أكثر من خمس مئة دولار شهريا بهذا العمل.

Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.

واحد، اثنان، ثلاثة، أربعة، خمسة، ستة، سبعة، ثمانية، تسعة، عشرة.

Babam on beş yıldan daha fazla bir süre Nagoya'da yaşadı.

عاش أبي في ناجويا لأكثر من خمسة عشر عاماً.

Biz bir saat konuşuyoruz, burada on beş dakika sürem var.

إننا نتحدث لساعة، وقتي المتاح هنا هو خمسة عشر دقيقة.

Beş yıl boyunca kendi start-up'ımı yönetip şirketim için para topladım.

قضيتُ خمس سنوات في إدارة وتنمية أموال شركتي الناشئة

İki, beş, on, yüz kişinin zahmetli bir değişimi talep etmesini ise

لكن يعدُ طلب اثنان أو خمسة أو عشرة أومائة شخص من أجل التغيير غير المريح

Ama en önemlisi, dört beş gün sonra tekrar sokağa, eylemlere dönmüştük.

بأيّة حال، بعد 4 أو 5 أيام، كنّا نعمل في الشارع.