Translation of "çiçek" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "çiçek" in a sentence and their arabic translations:

Çiçek kırmızı.

الزّهرة حمراء.

Ne zavallı bir çiçek!

يا لها من زهرة مسكينة.

Çiçek yaprakları rüzgarda uçuyor.

- بتلاتٌ تتطاير في الهواء.
- بتلاتٌ تتطاير في الريح.

Artık bana çiçek alma.

لا تجلب لي زهورا بعد الآن.

- Masanın üzerinde bir çiçek görüyorum.
- Çalışma masasının üzerinde bir çiçek görüyorum.

أرى زهرة على المكتب.

Yaşayan orduyu çiçek gibi alıyor.

يأخذ الجيش كالوردة.

Yoksul insanlara çiçek yetiştirmeyi öğretmeliyiz.

من الجيّد تعليم الفقراء زراعة الزهور.

Ne güzel bir çiçek bu!

ما أجمل هذه الزهرة!

Bahçede birçok kırmızı çiçek var.

هناك الكثير من الورود الحمراء في الحديقة.

Bu çiçek ondan daha güzeldir.

هذه الوردة أجمل من تلك.

Zenginlere satacak çiçek yetiştirirlerse geçinip giderler.

وهكذا، إن زرعوا الزهور لبيعها للأثرياء، فسيكونون بخير.

Bu güzel bir çiçek, değil mi?

هذه زهرة جميلة، اليس كذالك؟

...pek çok kaktüs sadece gece çiçek açar.

‫كثير من الصبار لا يزهر إلا ليلًا.‬

Bir çok ağaç meyve ve çiçek görebiliriz

يمكننا أن نرى العديد من الأشجار والفواكه والزهور

çünkü şehirler yabani ot gibi bir gecede çiçek açmıyor.

لأن المدن لا تتشكل بين عشية وضحاها كما حشائش الأرض.

- Tüm çiçeklerin en güzeli bu çiçektir.
- Bu çiçek, tüm çiçeklerin en güzelidir.

هذه الوردة هي أجمل الورود على الإطلاق.