Translation of "Tocas" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Tocas" in a sentence and their turkish translations:

- ¿Todavía tocas la flauta?
- ¿Aún tocas la flauta?

hâlâ flüt çalıyor musun?

¿Tocas la batería?

Davul çalabilir misin?

¿Tocas algún instrumento musical?

Bir müzik aleti çalar mısın?

Tocas el piano, ¿no?

Piyano çalıyorsun, değil mi?

Por cierto, ¿tocas el violín?

Bu arada, keman çalar mısın?

Otra cosa, ¿tocas el violín?

Ve bir şey daha, keman çalıyor musun?

Tocas un instrumento musical, ¿verdad?

Bir müzik aleti çalarsın, değil mi?

- ¿Qué instrumentos tocas?
- ¿Qué instrumentos tocan?

Hangi ensturmanları çalıyorsun?

- ¿Tocas la guitarra?
- ¿Tocáis la guitarra?

Gitar çalıyor musun?

Sí que tocas bien el piano.

Kesinlikle iyi piyano çalıyorsun.

He oído que tocas el piano.

- Senin piyano çaldığını duyuyorum.
- Duyduğuma göre piyano çalıyormuşsun.

- ¿Usted toca un instrumento?
- ¿Tocas algún instrumento?

Herhangi bir müzik aleti çalıyor musun?

- ¿Estás en una banda?
- ¿Tocas en una banda?

Bir grupta mısın?

- ¿Tocas bien el piano?
- ¿Puedes tocar bien el piano?

Piyano çalmada iyi misin?

Aun si tocas a uno de estos animales sin pincharte,

Dikenlerine değmeden dokunsanız bile

Si tocas el cable, te va a dar la corriente.

O kabloya dokunursan şok geçirirsin.

Si tocas ese cable, te va a dar un choque.

O kabloya dokunursan, şok geçirirsin.

¿Por qué no vienes a mi casa y tocas el piano?

Neden evime gelip piyano çalmıyorsun?

Lo mismo con tonalidades. Si tocas esas escalas una sobre la otra...

[Müzikte] Anahtarlarla da durum aynı. O iki gamı birbirinin üstüne çalarsanız...

Si tu tocas por el circulo, atraviesas el teclado completo, comenzando en la mas baja

Eğer tekerin tamamını çalacak olsanız klavyenin tamamını aşmış olursunuz.