Examples of using "Miente" in a sentence and their turkish translations:
- O yalan söylüyor.
- O, yalan söylüyor.
yani yalan
- Tom yalan söylüyor.
- Tom yalan söyler.
O iyi bir yalancı.
veya birileri yalan söylüyor
O asla yalan söylemez.
- O yalan söylemez.
- O, yalan söylemez.
O, asla yalan söylemez.
Tom asla yalan söylemez.
O, yalan söylemez.
Ama... Bu yalan söylemez.
Bu yalan söylemez.
Onlardan birisi yalan söylüyor.
O her zaman sana yalan söylüyor.
Tom yalan söylüyor.
Birinin ne zaman yalan söylediğini söyleyebilirim.
Tom Mary'nin yalan söylediğini düşünüyor.
Tom Mary'den daha kötü bir yalancıdır.
- O, yalan söylüyor.
- Yalan söylüyor.
Niçin insanlar yalan söylerler.
O yalan söyleyen insanları hor görüyor.
Herkes yalan söyler.
Tom sık sık Mary'ye yalan söylüyor.
O her zaman bana yalan söylüyor.
O her zaman sana yalan söylüyor.
O her zaman bana yalan söylüyor.
İnsanlar her gün yalan söylerler.
Tom, Mary'ye asla yalan söylemez.
O, yaşı hakkında yalan söylüyor.
- Fred her zaman yalan söylüyor.
- Fred hep yalan söylüyor.
O iyi bir yalancıdır.
- O yalan söylüyor.
- Yalan söylüyor.
O yalan söyleyen insanları hor görüyor.
Tom yalan söylemez.
O kötü bir yalancıdır.
Tom Mary'ye her zaman yalan söyler.
Ya Tom yalan söylüyor ya da Mary yalan söylüyor.
Tom dürüst bir çocuk, bu yüzden yalan söylemez.
Tom Mary'ye inanmıyor. Onun yalan söylediğini düşünüyor.
Ona güvenilemez çünkü sık sık yalan söylüyor.
Marco'nun konuşmaktan daha çok yalan söylediğini zaten sana söylemiştim.
İnsanlar hafta sonunda ne yaptıkları hakkında sık sık yalan söylerler. Böylece arkadaşları onların gerçekten ne kadar sıkıcı olduklarını fark etmez.